2

538 37 10
                                    

"Evet nereye gidiyoruz duygu hanım" "ilk önce merkeze gidelim benim bir kaç işim var orda bi yemek yeriz sonra eve geçeriz alışverişede yürüyerek gideriz hem hava alırız" "tamam canikom" merkeze geldik ben arabada bekledim oda bir kaç işini halletti. Sonra güzel bir kebapçıya girdik bir masaya oturduk garson hemen yanımızda bitti "hoşgeldiniz efendim ne alırdınız" "birer porsiyon adana yanınada şalgam içeriz dimi duygu" telefondan kafasını kaldırıp " evet evet" dedi garson yanımızdan ayrıldıktan sonra bizde koyu bir sohbete katıldık yemeklerimizi yiyip kalktıktan sonra Ceyhana döndük arabayı  park ettik eve girdik aldığımız bir kaç malzemeleri bıraktık duygu hemen klimayı açıp "biz gelene kadar serinlesin çok sıcak ay" "evet duygum ya bu sıcak ne yandımm" ikimizde çıktık kol kola girdik arabadan cüzdanımı sigara mı alıp çıktık bu sokakları gezmek için can atıyordum beni çeken bir şey vardı burda kalbim ağzımda atıyordu resmen neyse büyük bir markete girdik gerekli malzemeleri aldık bende içki reyonunda içki alıyordum "duygu rose alıyorum istediğin var mı" "rakı aldın mı" "100 lük aldım ama yeter yetmezse alırız olmadı" "tamam" dedi bir kaç daha içki alıp kasaya geçtik kasada önümüzde sabah ki çocuk vardı çocukta beni farkedip "aa kayaca abya napıyosun" "iyiyim birtanem sen" dedim boyuna eğilerek sonra yaşlı çok tatlı bir kadın vardı arkasını dönüp "eliz birtanem ablayı nerden tanıyorsun" diyip bana gülerek baktım bende kalkıp kadının elini öpüp "ben sizin yan villanıza misafir olara geldim" dedim duyguyu göstererek  "aaa öylemi" duyguyla da tanıştı eliz hala bana bakıyordu bende kucağıma alıp "tatlım istediğin bir şey var mı çikolata alıyım mı sana" "hayıy teşeküyyel ayyeayyem aydı bana" kasada işimiz bitip dışarıya çıktık elimiz biraz doluydu ama evde yakındı hep beraber çıktık "ee sende mi misafirsin" dedi duyguya dönerek "hayır efendim bu ev babamında o öldükten sonra bana kaldı benim" "ilk defa görüyorum o ev geçenlerde tadilattaydı ama hiç sahiplerini görememiştim ayrıca başın sağ olsun" "teşekkür ederim" "bu arada kızlarım ben fadik" "bende karaca arkadaşım duygu" o sırada eve gelmiştik onlqrın evinin önünde 4 tane araba vardı kalabalık bir aileler belli dün ki masadanda görmüştük zaten artık eve geçecektik "iyi akşamlar efendim" dedim duyguda "iyi akşamlar bekleriz kahveye" "inşallah kızlar bakalım akşam yemeği faslı bitsin gelriz belki" "evet ayyeayye gidelim ben ablalarımı çok şevdim" "yerin seni" diyip yanaklarını öptüm sonra hepimiz evlere dağıldık kendimize güzel bir yemek hazırladık içkilerimizde koyduk birer duş aldık üzerimede bi salaş uzun elbise giydim  duyguda tulum giymiş sohbet ediyorduk masayı hazırlarken "eliz ne kadar tatlı dimi ya" "evet maşallah çokta güzel" "kesinlikle" "sabahta dayısıyla iyi bakıştın duygucum unutmadım" diye keledim masaya otururken "yoo öyle bir şey yok" dedi suyu fondip yaparken "ya yürü gördükk ağzına düştün" "karaca yemeğini ye"  "tamam bee diyip" Yemeğimi yemeye  başladım o sırada gözüm karşı eve takıldı tellerinde adını yeni öğrendiğim paşa bize bakıyordu bende kalkıp telden zorda olsa sevdim sonra sabahki çocuk geldi yılmaz "paşa oğlum gel hadi yemeğini ye" "aa merhaba" dedi "merhaba iyi akşamlar nasılsınız" "teşekkürler iyiyim siz" "bizde iyiyiz" duyguyu göstererek "yemek yiyoruz" "duyguya bakarak "afiyet olsun neyse gitmem lazım yemeğe çağırıyorlar"dedi uzaklaştı "ne dedi karaca" "hiç sana aşık olmuş" "karaca mallanma" diyip sırıttı "hoşuna gitti işte" cevap vermeyip masayı toplamaya başladık  1 saat sonra kapı çaldı bende baktım fadik teyze ve yanında 4 tane kız vardı "aaa hoşgeldiniz" dedim "rahatsız etmedik umarım" dedi fadik teyze "hayır hayır buyrun" dedi arkamdan duygu eliz hemen kucağıma atlayıp saçlarımı oynayarak "seyin kıyqfetleyin çot düzel" teşekkür ederim bir tanem ama sende en az benim kadar güzel giyiniyırsun hatta çok güzel giyiniyorsun" diyip içerye yürüdük "kızım ablanı rahat bırak istersen" dedi güler yüzüyle bir kadın annesiydi galiba "hayıy ayye o benim aykadaşım" dedi bende " sıkıntı yok bu arada ben karaca"  "ben seyhan elizin annesiyim" "ben ceylan" "ben ezgi" "bende burcu" " bende duygu" dedi  salak arkadaşım işte kendini tanıttı "kahvenizi nasıl alırsınız" dedim "sade olsun kızım" dedi fadik teyze herkes fadik teyzeyi onayladı bende bi koşu 7 tane kahve yaptım elize ise çikolatalı süt yaptım idriste bayılırdı benim çikolatalı sütüme herkese dağıttım eliz çok sevinmişti " ne gerek vardı" dedi seyhan "ya olur mu öyle afiyet bal şeker olsun prensesime" "eee nerelisiniz" dedi ceylan "istanbulluyuz biz burayıda çok merak ediyordum duygununda burda evini bilince dedik gidelim bi kafa dağıtalım" " çok iyi olmuş çalışıyor musunuz" dedi tekrardan ceylan "kızım ayıp ama" diye girdi fadik teyze hepimiz gülüp "yok fadik teyze sıkıntı değil tanışıyoruz ne güzel" duygu "ben iç mimarlık okudum 15 gün önce mezun oldum taze mezunum şu an çalışmıyorum istanbula dönünce bakalım duyguda mimarlık okudu beraber mezun olduk ee siz napıyorsunuz okulunuz" " ne güzel bende moda tasarım okuyorum hala 2 yılım var mezun olmama" dedi ezgi "bende sınıf öğretmenliği okuyorum benim ilk yılım" dedi burcu "aa sen en küçüğü müsün evin" dedim " evet abla sorma çok çekiyorum" " yaa sorma bebeğim bende çekiyorum dedi duygu" " bende fizik öğretmenliği okuyorum son yılım işte" dedi ceylan "yaa öğretmenlik bende çok istwdim ama kabul etmediler bende mimarlık okudum çocuklarla aram çok iyidir aslında ama" dedim "ben çalışmıyorum okudum ama eliz hanım" dedi seyhan hepimiz güldük "ee siz nasılsınız fadik teyze" dedi duygu "iyiyim kızım işte çocuklarla uğraşıyorum işte" " aa ayyeayye benle uyaşmıyon ki dayımlayla uyaşıyon ben yayamaz deyilim onlay yayamaz" hepimiz gülmeye başladık "fadik teyze maşallah kaç çocuğunuz var" dedi duygu bende merak ediyordum açıkcası "8 tane kızım 4 tane kızım 4 tane oğlum var bir tane ikizlerim var  ateş ve  savaş ortancamız yılmaz en büyüğümüz azer e birde damadım var " dedi kahveler bitmişti "abla bahçeye çıka bilir miyim sigara içecem" dedi ceylan " bende sana eşlik ediyim diyip duyguda arkadından çıktı "ah ah kaç kere dedim bırak diye ama" dedi fadik teyze " en azından gizli içmiyor" " orasıda öyle" dedi gülerek eliz yanıam gelip "ayye beyde eybise giycem yayın" " tamam kızım giy" "yayıma söyye baya küşmesin" "kayaca biyoymuşun ben kışa giyince yayım bana kızıyoy"  herkes gülmeye başladı " o zaman dayıya söyleyelim çok sıcak diye dimi ama" "evet bey bunu naşıl düşüyemedim" diyince hepimiz kahkaha atmaya başladık fadik teyzegil müsade istediler kapıda " kızım yarın akşam yemeğine bekliyorum sizi" dedi fadik teyze kızlrda evet evet nolur falan diyorlardı " inaşllah fadi teyze" dedim " valla inşallahı maşallahı yok bekliyorum" "peki " dedik gülerek ikimizde gönderdikten sonra içeriye girdik yarın denize gitmeye karar verdik " ee hadi yarın yılmazın yanına gidiyoz" "karaca ağzına tükürüyüm" diyip odasına çıktı bende arkasından kahkaha atıyordum odaya çıkıp bi güzel uyku çektim sabah uyanıp direk çıktık kahvaltıyı beach de yapacktık kahvaltı yaptıkdan sonra hemen denize attık kendimizi üzerime
biraz yüzdük eğlendik  saat 3 te eve geldik duş aldık saçlarımızı kuruttuk duygu girdi odama bornozla " ne giycemmm ben" " allah aşkına bi şort elbise melbise giy ya yılmaz seni beğenir" "ayıısın pislik" diyip bağırarak odasına gitti bende üstümü giyindim

EFULİM (azkar)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin