2

64 7 0
                                    

Hatırlatma yapmak istiyorum,,,
Korede kızlar ablalarına 'unnie' der.
Soojin = Seokjin
Hobi = Hoseok
Yoonji = Yoongi
Jimi/jimisu = Jimin
Junggue = Jungkook
Namjuen = Namjoon
Soy isimlerinde bir değişiklik yok ☺

_____

Şemsiyeyi kapattım ve kapıyı tıkıklam. Birkaç sesle kapı açıldı ve Soojin unnienin yüzü göründü. Offlayrak içeri girdiğimde bişi demedi ve oda arkamdan geldi. Offlayarak yerde ölü numarası yapan Jimi'nin üstünden atlayarak geçtim ve koltuğa otrdum. Yastıklardan birini karnıma yasladım ve ellerimi üzerine yerleştirip tekrar offladım. O sırada Jinnie unnie girdi içeri.

"Ne off off off off ne?!" Diye bağırdığında bu sefer yerimde sallanarak offladım. Offlamalamam yüzünden yerde ölü numarası yaparak yatan Jimi kalktı ve oda bana tip tip baktı. Ne bakıyon amk! Şşşt tamam Hobi küfür yok.

"Noldu iş de anlatsana unnie?" dedi Jimi Soojin unnieninbacakları arasına otururken. Soojin unnie ise yerinde elma soyuyordu. Offladım ve yerimde ters döndüm. Berbat bir günü nasıl anlatanilirim ki? Hala benden bir cevap berklerlerken konuştum,

"Ne olmadı ki be. Önce bir kadın vardı çok güzeldi, bayu posu falan daş gibiydi. Bi baktım onu kesiyom. Tövbe diyip önüme döndüm sonra tavşan suratlı bir kız geldi dedi sen yeni çalışansın dedim evet. Elimi tuttu sürükledi beni odama doğru o da bir çalışmamış. Falan filan gittik işte kestiğim kadın geldi işte dedi orda kalamaz başka oda ayarladım falan dedi sonra o kızın adı da tavşan suratlı olan Junggue gitti bende o kadınla gittim. Birde o benim patronum Yoonji'ymiş inanabiliyor musunuz?? Off girdik işte odasına sonra birsürü eleştiride bulundu falan sonra..." diyip durdum. Broşumu aldığını söylesem ne tepki verirlerdi acaba, annemden bana yadigar olan broşu aldığını. Ağzıma sıçarlardı sanırım bu yüzden sessiz kaldım.

"İşte sonra az kapalı şeyler giy dedi bende eve gittim-" Soojin unnie sözümü yarıda kesti. "Tamam tamam gerisini biliyoruz," dediğinde bu acelesine göz devirmek istedim. Asıl olay burda sonra başlıyordu asıl sorun ordaydı.

"Hayır unnie asıl olay burdan sonra başlıyor. Kadın bana kendi imzasıya dosyaları imzalama görevi vermişti -aslında sır kalacaktı bu ama siz yabancı değilsiniz. İşte oturdum koltuğa imzalarken kadının, Yoonji'nin göğüslerimi kestiğini gördüm." Dedim ve kulakalarımı tıkadım çünkü itfaiye sireninden emekli olmuş iki arkadaşım vardı. Ben der demez ikiside ötmeye kendilerini yerlere atmaya başlamıştı. Onlara göz devirdim ve bu gibi durumlar için aldığım kolaklığımı taktım kulağıma. Soojin unnie yerde bir elini yumruk yapmış göğsüne vuruyordu, Jimi ise koltuğun tepesine oturmuş türkü söylüyordu -neden bilinmez Türklere özgü bir türkü. Ailecek Türklere düşündük biz sanırım.

Bu böyle bir iki dakika sürdü ve sonunda durdular. Aldığım derin nefesi verdim ve kulaklığımı çıkardım. Allahım itfaiyeye sesleniyorum alın bunları işe tekrar, lütfen.

"Ee biz everelim seni," diyen Soojin unnieye göz devirdim.

"Birbirinizi karşılıklı kesiyorsunuz falan, uwu." Tipi aynı uwu tipine dönen Jimi'yede göz devirip tekrar offladım. Birazdan söyliyecek şeyler için tekrar kulaklık gerekecek sanırım. Bir elimde yere bıraktığım şemsiyeyi gösterdim. İkiside bana anlam veremeyen bakışlar atarken nefesimi verdim sertçe.

"Bunlarla bitmiyor, iş çıkışında bana kıyak geçti birkaç saat erken bıraktı. Ama arabam çalışmadı bu yüzden bana şemsiyesini verdi onunla geldim." Dediğimde hemen kulaklığımı taktım. Yine aynı hareketleri sergilediler ama bu sefer türkü söyleyen Soojin unnie yerde kendini parçalayan Jimisu oldu. Onlara büyük nir göz devirdim ve koltuktan kalkarak üst kata çıktım, daha fazla bu itfaiye emekli sirenlerine katlanamazdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 14, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GİRLTAN |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin