Yaşamak neden bu kadar zor ? Peki ya ölmek neden bu kadar çekici ?
Bu ara gel gitteyim , yaşamla ölüm arası.
Bekliyorum...
Ölüme dogru bir adım atsam yaşama haksızlık ederim. Yaşama dogru bir adım atsam...
Halim yok , yaşamak için sebebim yok.Günlerdir kapıya gelen ev sahibim, ödeyemediğim su faturam ve iş bulamamam. Allahım neyim ben günah keçisi falan mı?
Üzerimden bir hışımla attığım yorganı sinirle yere fırlattım ve ceydanın zorda olsa ayarladığı iş görüşmesine yetişebilme umuduyla yataktan fırladım .
Banyodaki işlerimi halletikten sonra telefonumu aramaya başladım .
Arama işini telefondan çok ben yapıyorum,ilk arayışımda şu telefonu bulsam nolurdu sanki .
Aramayı bir kenara bırakıp hazırlanmaya başladım .
Dolaptan aldığım ;dizlerimin hemen üzerinde duran siyah belimi saran, hafif göğüs detayları olan elbiseyi üzerime geçirdim ,saçlarımıda rastgele toplayıp ince lastikli tokayla tutturdum, son olarak beyaz spor ayakkabımı giyip çantamı omuzuma attıktan sonra evden ayrıldım .Ceydanın verdiği adrese ulaştığımda ,suratımda oluşan kocaman gülümsemeye engel olamadım.
Havanın yeni kararmasına ragmen etrafını aydınlatan siyah ve beyazın eşsiz uyumuyla tasarlanmış ,koskocaman bir tabela
~NEFES~
Umutlarım yeşermeye başlıyordu , ihtiyacım olan şey tamda buydu NEFES
Bu mekan benim nefesim olacaktı .
Yarınlarıma umut, geleceğime ışık...
Daha fazla düşünmeden mekana dogru ilerledim kapıda duran iri yarı adam eşliğinde içeri girdim .
Dış görünüşüne inat siyahın daha çok hakim olduğu , en az dış görünüşü kadar nefes kesen güzellige sahip bir mekandı .Sağ tarafında bar tezgahı, karşısında özenle yerleştirilmiş masalar ,ortada dans pisti ve tam karşıda beyaz ışıklarla yapılmış en az gerçeği kadar gerçek Ay . Mekanın boş olması dikkatimi çeksede bunu umursamamaya çalıştım.
İri yarı adamın gür sesiyle o şeklini almış ağzımı kapattım .
"Merdivenlerden in tam karşıdaki oda"
Başımı olumlu anlamda sallayıp odanın olduğu yöne dogru ilerledim .
Attığım her adımda biraz daha heycanlanıyordum. merdivenlerden yavaş yavaş indiğimde odalarla dolu uzun bir koridor karşıladı beni .kaç tane odayı arkamda bıraktım bilmiyorum sonuda o odaya gelmiştim. Siyah deriyle kaplı kapının önünde durdum ve çiğerlerime çektiğim derin oksijeni usulca dışarıya bıraktım.Ve daha fazla beklemeden odanın içine girdim .
Gördüğüm manzara karşısında girdiğim odadan aynı hızla geri çıktım .
Bir yandan kendime kızıyor bir yandanda söyleniyordum .kapının önünde bekliyeli beş dakikadan fazla oluyordu , içeri girip girmemekte kararsızdım. En sonunda girmemeye karar verip beklemeye başladımkapının açılmasıyla yerimden sıçradım , odadan çıkan 25-30 yaşlarında ki kadın yanıma yanaşıp "sadece ihtiyanını karşıladım ,abartılacak bir şey yok " dedi göz kırpıp yanımdan uzaklaştı .Ne !!! İhtiyaç mı? Resmen adamın altında geberdin be yanımdan uzaklaşan kadının arkasından tükürdüm yani mış gibi yaptım kendimi toparladıktan sonra odanın içine dogru ilerledim hemen hemen 25-30 yaşlarındaki adamın karşısında durdum . Sanki bunu bekliyormuş gibi aniden oturduğu koltuktan kalkıp bir hışımla kapıyı kapattı.
Bu hareketi beklemediğimden yerimden sıçradım. Tam karşıma dikilip:
"Siktiğimin kapısını çalmayı bilmiyor musun?"
Tabikide söylediği kelimenin üzerimde yarattığı şok etkisini umursamicaktım.
"Geliceğimi bilmiyor musun?"
Aynı soğuk kanlılıkla tek kaşımı kaldırarak cevap verdim verdiğim cevaptan memnun olmadığını boynunda seğiren damarlardan anlıyordum aniden ellerini boynuma geçirerek
"Kimsin lan sen benimle böyle konuşuyorsun "
Elerimi kurtulmak umuduyla boynumda duran ellerinin üzerine emanet gibi yerleştirdim ve nefes almak umuduyla tırnaklarımı eline geçirdim, işe yaramıyordu kurtulamıyordum bu sefer gögsüne yumruk atmaya başladım ama nafile kesik kesik aldığım nefeside almama engel oldu gözlerim kararmaya başlıyor haraketlerim yavaşlıyordu ölüyordum ama ölmek istediğim halde sevinemiyordum neden? Nefes almak için geldiğim yerde son nefesimi veriyordum. Gözlerimden firar eden yaşlar eşliğinde debelenmeyi bırakıp gözlerimi karanlığa kapattım .*
"Abi yetişmeseydim suçu günahı olmayan tanımadığın birini öldürecektin"
"Şunu evine götür ,birde bakıcılık yapamam."
"Abi kızın kimi kimsesi yok. Dinlenip iyi beslenmesi gerekiyor"
"Banane, çok meraklıysan kendi evine götür"
"Abi burcuyu biliyorsun hayatda kabul etmez"
"İyi lan çık git o zaman"Kulak tırmalayan kısık sesler kapının kapanma sesiyle son buldu başım dönüyordu bulanık gördüğüm eşiyalar yavaş yavaş netleşiyor ,boynum her geçen dakika daha çok ağrıyor,boğazım bir damla su için can atıyordu. Siyah deri koltuğun üzerinden doğruldum. Ayağa kalkmak istiyordum ,üzerimden düşen ince çarşafı umursamadan dogrulup kalkmaya çalıştım, yaptığım ani hareketle başım dönmeye başladı ve tekrardan olduğum yere çöktüm.
"Çok acizsin"
Gözlerimi sesin geldiği yöne çevirdim , oydu pislik herif benimle dalga geçiyordu , girişteki duvara yaslanmış bir elini baş parmağı dışarıda kalacak şekilde siyah, bacaklarını saran pantolonunun cebine koymuştu ,diğer elinde ise iki parmağı arasına sıkıştırdığı sigarası duruyordu. Cebinde duran elini saçlarına daldırdı ve
"su istermisin? "
Diye bir soru yönelti ellerimi susuzluktan sızlayan boğazıma götürdüm , başımı olumlu anlamda salladım.
Omuzlarını dikleştirdi.
Zaten çatık olan kaşlarını sanki mümkünmüş gibi dahada çattı ,koyu kahverengi olan gözleri dahada karardı, merdivenlere doğru ilerliyerek
"Mutfakta" dedi
Ne bekliyordum su getirmesinimi?
Sinirden titreyen bacaklarımı umursamadan oturduğum yerden doğrulup mutfak olduğunu tahmin ettiğim yere doğru ilerledim. Düşündüğüm gibi beni koskocaman siyah dolaplarla kaplı bir mutfak karşıladı siyah dolapların tutacaklarıyla aynı renkte bembeyaz masanın üzerinde duran su dolu sürahi ve bardağa doğru ilerleyip büyük bardağı ağzına kadar doldurup keyifle içtim .17.07.2020 bu tarihte yani doğum günümde yazmaya başladım. 😊İyi bir şeymi yaptım kötü bir şey mi bilemiyorum ama içimden bir ses iyi şeyler olacağını söylüyor. Yazım hataları yapmamaya özen gösterdim -hata yaptıysamda çok özür dilerim🙁- ne kadar başardım bilemiyorum ama umarım beğenirsiniz.
Düşüncelerinizi çok merak ediyorum, yapıcağınız yorumlar benim için çoook önemli. İyi veya kötü fark etmez yorumlarınızı bekliyorum tabi beğenirseniz aşağıda duran yıldızımızada dokunmayı unutmayınnnn. :)
Diğer bölümde görüşmek üzere hoşca ve sağlıklı kalınn.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFES
General FictionKefen giymiş bir şehrin, NEFES kesen yalnızlığındayım. • • • Yaşamak için kıvranan kalbine, can çekişen ruhuna NEFES olmama izin ver . . İçimdeki kelebeklere bir yudum oksijeni fazla görmüşken bana NEFES olamazsın ! 'Uras !!! Uras KARAN Mira MORAT