He felt just like you
O tıpkı senin gibi hissettirdiHis arms, his lips...
Kolları, dudakları...His promises were just as smooth
Onun sözleri tıpkı pürüzsüzdüHis grip, it fit though I'll admit that only you
Onun tutuşu uygun olsa da, ben sadece seninkini kabul ediyorumCould make me feel the way you do
Bana senin gibi hissettirebilirThough you know love is blind
Biliyorsun ki aşk kördürAnd he just caught my eye
Ve o sadece gözüme takıldıYou know me, and honestly I'm better without you
Beni biliyorsun ve dürüst olmak gerekirse, sensizken daha iyiyimDon't you got me checking on my phone by the hour
Saat başı telefonumu kontrol etmememi sağlıyorsunBaby, I'm hoping and praying
Bebeğim, umuyorum ve dua ediyorumMy knees weak, I'm shaking
Dizlerim zayıf, titriyorum'Cause you know that I always needed saving
Çünkü biliyorsun her zaman kurtarılmaya ihtiyacım vardıNow I'm fucking lonely, and you didn't want me
Şimdi lanet olsunki yalnızım, ve beni istemiyorsunTrying to show me that you didn't own me
Bana sahip olmadığını göstermeye çalışıyorumBut all you do is leave me fucking lonely
Ama tüm yaptığın lanet olası beni yalnız bırakmakKnees on the concrete, cut up and bleeding
Dizlerim zemin üzerinde, kesilmiş ve kanıyorFor no Goddamn reason
Kahrolası bir neden yokBut all you do is leave me fucking lonely
Ama senin tüm yaptığın lanet olası beni yalnız bırakmakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırakThe month was June
Haziran ayıydıThe smoky sun, our fatal run
Güneş dumanlı, bizim ölümcül koşuşumuzIt ended too soon
Çok yakında bittiWith tears as proof, 'cause all the carpets
Kanıt olarak gözyaşlarımız var, çünkü tüm halıStained with juice
İçki ile kaplıBlood on my shoes
Ayakkabılarım da ki kanAnd you know love is blind
Ve biliyorsun ki aşk kördürI can see it in your eyes
Bunu gözlerinde görebiliyorumYou know me, and honestly I'm better without you
Beni biliyorsun ve dürüst olmak gerekirse, sensizken daha iyiyimDon't you got me checking on my phone by the hour
Saat başı telefonumu kontrol etmememi sağlıyorsunBaby, I'm hoping and praying
Bebeğim, umuyorum ve dua ediyorumMy knees weak, I'm shaking
Dizlerim zayıf, titriyorum'Cause you know that I always needed saving
Çünkü biliyorsun her zaman kurtarılmaya ihtiyacım vardıNow I'm fucking lonely, and you didn't want me
Şimdi lanet olsun ki yalnızım ve beni istemiyorsunTrying to show me that you didn't own me
Bana sahip olmadığını göstermeye çalışıyorumBut all you do is leave me fucking lonely
Ama tüm yaptığın lanet olası beni yalnız bırakmakKnees on the concrete, cut up and bleeding
Dizlerim zemin üzerinde, kesilmiş ve kanıyorFor no Goddamn reason
Kahrolası hiçbir sebep yokBut all you do is leave me fucking lonely
Ama senin tüm yaptığın lanet olası beni yalnız bırakmakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırakLeave me fucking lonely
Lanet olası beni yalnız bırak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TELL ME YOU LOVE ME ALBÜM ÇEVİRİSİ
Non-FictionDemi Lovato'nun Tell Me You Love Me albüm çevirisi.