日曜の午後 - losias

240 8 18
                                    

“sunday afternoon”

Yatak odasına öğlen güneşi giriyor, Logan'ı uyandıransa rahatsız edici bir sıcaklık yerine gözüne giren ışıklar.

Yatakta tıpkı bir kedi gibi esniyor, gözünü pencereden gözüken mavi gökyüzüne dikmiş.

Kafasını çevirdiğindeyse asıl manzarayı fark ediyor.

Osias White yanı başında uzanmış, pembe dudakları hafifçe aralık, saçları yastığa dağılmış ve alnı açık; hemen yanı başındaki gri kedi ona sokulmuş. Çok güzel, Logan'ın hayal edebileceğinden çok daha güzel.

Elinden gelse sonsuza kadar izleyebilir bunu, ancak az önce gülümsediği güneşi artık o kadar sevmiyor, bu manzarayı bozan da o oldu çünkü.

Osias hafifçe gözlerini açıyor, kafasını yumuşakça yastığa sürterken hâlâ uykuyla dolu sesiyle saati soruyor siyahlıya.

Logan eğilip küçük bir kelebek öpücüğü veriyor pembe dudaklara. "Hâlâ uyuyacak kadar erken."

Bu sırada yanağındaki yumuşak patileri hissediyor, aralarındaki grili de uyanmış, ona uzanmaya çalışırken hafifçe miyavlıyor.

Osias griliyi kucağına çekip yumuşak tüylerini okşarken konuşuyor. "Uyuyalım o zaman."

Kendisini biraz aşağıya çekip Logan'ın çıplak göğsüne yaslıyor kafasını, siyahlı ise sadece ona daha da sarılıyor.

Burnunu beyaz saçlara gömüp tatlı kokuyu içine çekiyor. Parmaklarının ucundaki sıcak ten, burnuna dolan koku, dudaklarında hâlâ daha duran yumuşak his. Hepsine sahip olduğunu biliyor.

Hayal değil, rüya değil; kolları arasındaki Osias White tamamen gerçek.

GAY RIGHTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin