wrong (direct)ion • rosékook

and that i blame myself for letting you

rosieloveslili: bu ne şimdi

neden bir anda böyle şeyler yazıp beni engellediğini söylemeden gitmem

ohmysaudade: benimle konuşma

konuşamayız

konuşmamalıyız

tamam mı

sebebi boş ver

sonuç bu

rosieloveslili: sebebini bilmeden bir şeyler yapmaktan nefret ederim

ve buna zorlanmaktan iki kat nefret ederim

söyle sebebi

eğer gerçekten konuşmamıza engelse bir şey söylemeden giderim rahatsız etmem seni

ohmysaudade: beni rahatsız etmiyorsun

aksine rahatlatıyorsun|

ama sorun bu|

ben bu rahatlamayı hak etmiyorum|

beni rahatsız eden kişi benden başkası değil

sebebi söyleyemem lütfen zorlaştırma

rosieloveslili: ne zorlaştırması

ohmysaudade: yıllar sonra ilk defa biriyle konuştum ve bağlanmaya başladım

sana daha da bağlanmama izin verme ve git lütfen

seni bir kez daha engellemek istemiyorum

rosieloveslili: sebebi söylersen gideceğim

ohmysaudade: seni üzmek ve sinirlendirmek istemiyorum

rosieloveslili: sinirlenmeyeceğim ve üzülmeyeceğim

ohmysaudade: evet yapacaksın

rosieloveslili: hayır
yapmayacağım

ohmysaudade: yapacaksın ama pekala

ben bir şerefsizim

bir orospu çocuğuyum

tamam mı

bu yüzden benimle konuşma

rosieloveslili: ne

neden kendine böyle şeyler diyorsun anlamıyorum

lütfen açık konuş

ohmysaudade: sana bahsettiğim kız

onu aldattım

o şerefsizin seni aldattığı gibi ben de onu aldattım

ve hala kendimi sana acındırıyorum

bana acıma

bana hak verme

beni teselli etme

ben bir şerefsizim

şerefsizlere acınmaz

hak verilmez

teselli edilmez

 görüldü

●

rosie şok