Bilinmeyen: eldivenlerini tak.
Telefonumdan gelen bildirimle başımı telefonuma çevirmiştim. Okulun bahçesindeydim ve elimdeki ahududuları yiyerek bembeyaz karın içinde geziniyordum. Ve evet, eldivenlerim yoktu.
Akila: evde unutmuşum :(
Bilinmeyen: ne?
Bilinmeyen: gerekirse telefonunu unut ama eldivenlerini unutma
Bilinmeyen: kıpkırmızı oluyor ellerin çok zararlıAkila: pekâlâ, anne
Bilinmeyen: anne mi ahahaslsmkxmskx
Akila: huh
Akila: random mu o?
Akila: bir an yaşlı bir dede olduğunu düşünmüştüm ve engellenmek üzereydin, BilinmeyenBilinmeyen tam yazarken başka bir mesaj yukardan gözükmüştü. Ona tıkladım.
Derin: SON AHUDUDUYU SEN Mİ ALDIN?
Akila: yalan haber
Akila: hangi şerefsiz dedi bunu?Derin: Deniz ablaya ona şerefsiz dediğini söylememi ister misin?
Akila: hey
Akila: Deniz abla ne zamandır beni ispiyonluyor?Bu sırada bilinmeyen yazmıştı ama ona bakmamıştım.
Derin: Bahçedesin değil mi?
Derin: Hepsini yersen Deniz ablaya seni ispiyonlarımAkila: üzgünüm
Akila: hepsi midemde muhtemelen dans ediyorlarDerin: Sne bttni
Derin: SEN BİTTİNKıkırdayarak son ahududuyu da yedim ve Bilinmeyen'in mesajına girdim. Hâlâ çevrimiçiydi.
Bilinmeyen: random atabiliyorum
Bilinmeyen: whatsApp'a sesleniyorum engel butonunu kaldırsın
Bilinmeyen: derhâl
Bilinmeyen: hey
Bilinmeyen: çevrimiçisin ama benimle konuşmuyorsun
Bilinmeyen: kiminle konuşuyorsun?
Bilinmeyen: heyY
Bilinmeyen: kİMinlE kONuşuyOrsun
Bilinmeyen: eminim konuştuğun kişi benden daha aptaldır
Bilinmeyen: çünkü erkekler aptaldırAkila: arkadaşımla konuşuyorum
Akila: ve arkadaşlarıma sövemezsin?Bilinmeyen: söverim
Akila: ne diye?
Bilinmeyen: benim bir türlü yapamadığımı yapıyorlar diye
Akila: :o
Akila: neyi?Bilinmeyen: seni güldüyorlar
Kaşlarımı çattım ve etrafıma baktım. Az önce gülmüştüm ve o beni görebilecek kadar yakınımda mıydı?
Akila: aynı okulda mıyız?
Akila: beni nereden görüyorsun?Bilinmeyen: bilmem
Akila: sen benim arkadaşım falan olabilir misin?
Bilinmeyen: kız olmadığıma göre hayır
Akila: erkek arkadaşım olmadığını nereden biliyorsun :)
Bilinmeyen: olsa bir şekilde yan yana gelmez miydiniz? oysa yanında hep Derin var
Bilinmeyen: :•)Akila: yUH
Akila: Derin'i nereden tanıyorsun?
Akila: gerçi onu tanıman beni tanımandan daha olanaklıBilinmeyen: :)
"Akila!" Diyerek bana seslendi Derin. Bakışlarım okulun girişine yöneldiğinde elimdeki telefonu cebime sokup Derin'e gülümsedim. O ise ellerini yumruk yapmış, yere sert sert basarak öfkeli bakışlarla yanıma geliyordu.
"Hey," dedi ve elimdeki boş ahududu kutusuna baktı. "Sahiden bitirmişsin." Suratına gerçek bir hüzün yerleştirmişti.
Kaşlarımı yavru köpekler gibi yukarı kaldırıp masum bakışlar attığımda aklıma bir fikir gelmişti.
"Şimdiki iki ders matematik, eksek ve ahududu yemeye mi gitsek?" Kaşlarını kaldırdı ve işaret parmağını göğüslerimin ortasına bastırdı.
"Sen," dudaklarını büzdüğünde omuz silktim. "Dersi mi ekeceksin?"
"Geçen gün geçeceğimiz konuya çalıştım."
"Pekâlâ, şansımı zorlamayacağım," gülerek kafasını iki yana salladığında elimi beresi olmadığı için saçlarına geçirdim ve karıştırdım.
"Ya, of!" Diye mızmızlanıyordu. "Yeni düzleştirdim. Bırak be!"
Gülerek kafamı iki yana sallamıştım. O da aynı tepkiyi verirken söz almıştı.
"Ben çantaları alıp geliyorum," dedikten sonra sınıfa gidip gelmesi birkaç dakikasını almıştı.
Geldiğinde ondan çantamı aldım ve omuzuma taktım. Birlikte okulun çıkışına doğru yürüyorduk.
"Ne diyeceğim, şurada bir ahududu dükkanı var," diyerek mırıldandım ve dükkana bakınmaya çalıştım. Gerçekten ahududu adı altında açılmış bir dükkan vardı ve içerideki pastalardan, içeceklere kadar her şey ahududuluydu. Hem de ahududulu büyük bir pasta alana küçük ahududu şeklinde yastık hediye ediyorlardı. Ben de vardı.
"Ha, şuradaki mi?" Diye sordu yürürken. Kafamı salladım ve dükkanı girişinden bile görmemle ağzımdan akan suyu bir nevi yuttum.
O sırada, bacağımda bir el hissetmiştim.
"Abla," dedi küçük, sarı saçları örülüp iki yanına bırakılmış bir kız. Başında ahududu model bir bere vardı, bu gülümsememe neden olmuştu.
"Efendim?" Dedim.
"Bunu sana bir abi verdi," dedi ve elinde tuttuğu paketi bana uzattı. Okulun arkasındaki işlek caddede olan bir markanın paketiydi.
Tam ağzımı açmış kıza kimin verdiğini göstermesini isteyecektim ki kız koşarak uzaklaşmaya başlamıştı.
Elimdeki pakete baktım. Siyahtı ve içinde küçük siyah bir kutu vardı. Kutuyu çıkardım ve kapağını açtım.
"Woaw," diye bir ses çıkardı Derin. "Çok güzel."
"Neresi güzel?" Diye mırıldandım. "Alt tarafı bir çift eldiven."
Bu Bilinmeyen, garip adamdı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
raspberry | texting
RomanceBilinmeyen: bazen bazı şeyler önüne konur Bilinmeyen: sen ise o sırada dönüp geriyi seyredersin Bilinmeyen: evet, bu kör kalmak değil Bilinmeyen: kör taklidi yapmaktır Bilinmeyen: ve sen bu rolü çok iyi oynuyorsun 🌑 kişi oluştur / sil / engelle eng...