"O ölmedi! Ölemez,beni bırakmaz!" Diye bağırdım yere çökerken. Ellerimi saçlarıma sokup çekiştirmeye başladım. Kızlar beni sakinleştirmeye çalışıyordu.
Bağırarak ağlarken kapı çaldı. Biliyordum! O ölmemişti! Şimdi o gelmişti hatta. Herkesi itip kapıya koştum. Açtığımda ise karşımda o yoktu...
Polisler vardı. "Lalisa Manoban, şuandan itibaren Jeon Jungkook'un ölümünden dolayı göz altındasınız. Lütfen zorluk çıkarmayın ve bizimle gelin." Dedi en öndeki.
Ne diyorlardı onlar şuan?! Birisi onu öldürebileceğimi mi düşünmüştü?! "Ne saçmalıyorsunuz siz?!" Dedi Yoongi ayakta duramayan beni tutarken. "Ne dediysek o. Elimize geçen kanıtlara göre şüpheli. En son Lalisa Manoban ile uçurum kıyısında görülmüş ve başka deliller var." Dedi.
Evet ben daha 2 saat önce onunla ilk tanıştığım yerdeydim. Onu orada nasıl öldürmüş olabilirdim ki?! Onu öldürdüğümü düşünmeleri bile saçmaydı.
Kendimi öldürürdüm ama onu öldürmezdim. "Nasıl onu öldürdüğümü düşünebilirsiniz siz...?" Dedim titreyen, çaresizlik, acı ve üzüntü dolu sesimle.
"Biz orasını bilemeyiz. Bizimle geliyorsunuz." Dediler ve kollarımı kaldırıp kelepçe taktılar. Onlara karşılık verecek, engelleyecek gücüm bile yoktu. Ben zaten sevdiğim adam ile ölmüştüm...
Karakol geldiğimizde elimdeki kelepçeler ile beni oturttular. Tepki vermiyordum hala. Ağlayamıyordum bile. Sadece bir noktaya kilitlenmiş onu düşünüyordum.
O soğuk denizde çok üşümüş müydü? Onunla denize girdiğimizde hep çabucak üşüyüp çıkardı. Ona kıyamadığım için denizin olduğu yerlerde tatil planı yapmazdım.
Hala onu düşünürken onun ve kendi adımın geçtiği televizyon haberine baktım bir anda. 'Son dakika haberimiz; Ünlü idol Jeon Jungkook'un ölümünden, sevgilisi olan ünlü idol Lalisa Manoban suçlanıyor. Lalisa Manoban tutuklandı ve gözaltına alındı. Şuanda ifadesi alınıyor.' diyordu.
Doğru değildi... Ben onu öldürmemiştim...
Polisler bana birşeyler soruyordu ama umursamıyordum. "Onu ben öldürmedim..." Dediğim tek şey buydu ve bu olacaktı.Arkadaşlarımı içeri almıyorlardı. Çokta umrumda değil zaten. Benim sevdiğim adam öldü çünkü...
Yazar
Bir gün geçmişti tutuklanmanın ardından. Bu sırada ise farklı bir yer olayları yaşamaya devam ediyordu.
"Ah!" Uyanıyordu. Elini başına götürdü. Acıyan yeri elleri arasına almıştı. Etrafına göz attı ilk. Çok eşya yoktu. Bir masa, sandalyeler ve dolap. Üstünde yattığı yataktan kalktı. Kapıya geldiğinde tereddüt etsede umursamayarak açtı.
Biraz ilerledikten sonra bir kızın sesini duydu. "Suç onunmuş gibi göstermeye devam edin. Medyayı karıştırın, ünlü idolün ölümünün arkasında ünlü Lisa sürtüğünün olduğuna inandırın." Diyordu telefonun diğer tarafındaki kişiye kız.
Bunları duyunca ne olduğunu anlayamadı ama sevgilisinin adını duyduğunda hiç iyi şeyler olmadığını anladı. Kıza ilerlemeye devam etti.
Kız onu görünce aptal bir gülümseme takındı. "Uyanmışsın, başın çok acıyor mu?" Dedi elini oğlanın yarasına doğru tutarken. Ona gelen eli hızlıca itti. Bir kaç adımda geri çekilmişti.
"Kimsin sen? Ne işim var burda? Ne oldu bana? Neyden bahsediyordun?" Dedi aklındaki soruları sıralarken. Kız bir kahkaha attı. "Sana takıntılı olan bir manyağım, sana takıntılı olduğum için artık benim olacaksın. Herkese öldü gibi göründün ve suçta biricik sürtük sevgiline kaldı." Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Death? | LizKook [One Shot]
Fanfiction"Lalisa Manoban, şuandan itiberen Jeon Jungkook'un ölümünden dolayı gözaltındasınız. Lütfen zorluk çıkarmayın ve bizimle gelin." Lalisa × Jungkook |One Shot| Kitap kapağı @_nightmaria tarafından yapılmıştır.