Eyüp 'ün bu konuşmasından sonra Eylül birkaç saniye sustu. Eyüp ne ima etmeye çalışmıştı ki. Bu cümlelerin ardından iyi bir başlangıç mı olacaktı yoksa kötü bir son mu? Eylül daha fazla dayanamayıp söze girdi.
- Ne kararı aldın ki Eyüp? Ben pek bişey anlayamadım . Biraz daha açıklayıcı konuşur musun lütfen?
Ardından Eyüp:
- Bak Eylül seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Seninle büyüdüm ben.Çocukluğum seninle geçti. Şu zamana kadar bi an olsun beni yalnız bırakmadın. İyi günümde kötü günümde de sen vardın. Aramızda hep güçlü bağlar vardı seninle. Ama gel gör ki ben bu bağı şu ana kadar hep yanlış anlamışım. Senden uzak kaldığım şu 4 ayda çoğu zaman hep aklımdaydın. Sana karşı bir özlem duyuyordum. Ama bu özlemin, bir insanın sevgilisine duyduğu bir özlem gibi değil de , çok yakın bir arkadaşına, dostuna duyduğu bir özlem gibiydi. Lafı uzatmak istemiyorum .Ve şunu bil ki asla seni kırmak, üzmek gibi bir niyetim yok. Benim için çok değerlisin. Ama ilişkimizin yanlış olduğuna karar verdim. Ben artık seninle sevgili değil de yakın bir dost, arkadaş olarak kalmak istiyorum" dedi.
Eylül Eyüp' ün bu konuşmasından sonra neye uğradığını şaşırdı.Oysaki buluşmaya ne büyük bir mutluluk ve özlemle gelmişti. Eyüp' ün buraya bir ayrılık konuşması yapmak için geleceğini nerden bilebilirdi ki. Eyüp' ün bu konuşmasının ardından hemen lafa girdi:
- Sen ne söylediğinin farkında mısın Eyüp bey, Peki ne söylediğini kulakların işitiyor mu? Neymiş efendim beni çok seviyormuş da ben onun için çok değerliymişim de, fakat beyfendi ilişkimizin yalnış olduğunun farkına varmış da arkadaş kalmamız gerekiyormuş. Bırak bu palavraları bırak, sen bu saçma ve ucuz kelimeleri külahıma anlat. Geçen sene Ağustos ayında sen üniversiteyi kazandığın da beraber sevindik. Şu çınar ağacı da şahittir. Şimdi de 1. yılının sonunda ayrılığımızı kutluyoruz. Oh ne güzel. Belli ki üniversite sana yaramamış, adamlığını kaybetmişsin. Tek üzüldüğüm nokta seni adam zannedip, yıllarımı seninle heba etmek oldu. Cidden yazıklar olsun sana. Artık benim için bir hiçsin. Sakına bir daha karşıma çıkma, yüzünü görmiyim o yeter bana. Ben hayatımda ki en değerli varlığımı, babamı kaybettim bir yıl önce. Ne yaşadığımı bir ben bir de Alllah biliyor. Hayatın en büyük acısını yaşadım zaten. İnan ki senin bu yaptığın bu yaşadıklarımın yanında bir hiç. Sadece şunu bil ki artık ne yaparsan yap umrumda bile değilsin."Eylül bu laflarının üzerine Eyüp' ün konuşmasına bile fırsat vermeden orayı terk etti. İstemsizce ağlıyordu. Eyüp de kıpkırmızı olmuştu. Eylül 'ü belki de ilk defa bu kadar üzgün ve öfkeli gördü. Peki Eyüp bundan sonra ne yapacaktı. Ona bu kararı aldıran şey neydi .Hayatın da yeni biri mi vardı , Eylül ' e olan duyguları gerçekten de bitmişmiydi ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eylül İle Eyüp
ChickLitGökyüzü herkese mavi değildir. Nasıl hissediyorsa insan öyle görür herşeyi. Çıkmazları vardır ya hani bu hayatın kimilerinin, ona yol gözüyle baktığı... İşte o yol çaresizliğe giden yoldur.