6 ^^

52 8 8
                                    

polisler onu götürürken yerde öylece kalmıştım, onu bıraksınlar diye bağırmaya başladım. asfaltın üzerinde dizlerime vuruyordum, durmaksızın ağlıyordum. sebebi ben olmuştum bu duruma gelmesinin tek suçu bana aitti. minho'ya karşı çıkabilseydim, ondan korkmasaydım johnny böyle bişeye kalkışmazdı.

ardından yola uzun uzun baktım, ne gelen vardı ne de geri dönen.. komşularımdan bir kaç kişi yanıma gelmişti,yanıma gelip güçlü olmamı söylüyorlardı. bilmiyorlardı ki ben gücümü sadece johnny'den alıyordum, bilmiyorlardı ki onsuz ben napabilirdim?

"taeil lütfen kalk yerden, mahvettin kendini."

"bak böyle olmaz, kalk hyung. yarın araştıralım herşeyi avukat bakarız, hatırladığım kadarıyla johnny hyung'un avukatı vardı."

sadece yolu izleyip boş boş bakıyordum, bişeyler konuşuyorlardı ama sağır olmuş gibi onları duyamıyordum. karşıdan bir araba durdu ve koşarak bana doğru geldiğini gördüm. görüntüsü bulanıktı ardından önüme gelip benim gibi durduğunda yüzü netleşmişti.

"taeil hyung!"

"jae-jaehyun?"

tekrardan gözlerim dolarken yerimden kıpırdanıp jaehyun'a sarıldım, omzunda ağlamaya devam ettim.

"burdayım hyung.. burdayım."

iç çekişlerimin arasında yola bakmayı unutmadım, hala umudum vardı belki geri dönerdi.

"siz geldiğinize göre biz gidelim.taeil hyung'a iyi bakın. hyung bişeye ihtiyacın olursa lütfen bize söyle."

"tamam ben ilgilenirim taeil hyung'la."

bitkin düşmüştüm jaehyun'un omuzunda arkaya doğru bakmaktan başka bişey yapmıyordum. sırtımı sıvazlıyordu yeniden ağlama geliyordu, yavaşca ayağa kalktı benide doğrulup kalkmamı sağladı.

"hyung hadi eve götüreyim seni üşüteceksin."

"istemiyorum, johnny'de üşüyordur şimdi."

"hyung bir çaresine bakacağım ben, hadi seninle beraber kalacağım bugün girelim artık eve."

cevap vermedim, o da bunu fırsat bilip beni içeri katmıştı. beni odama doğru çıkartırken koridorda olanlar gözümün önünden geçiyordu. odama geldiğimizde jaehyun örtüyü çekip beni yatağa yatırdı, kendisi de yanıma oturup bakmaya başladı.

"hyung?"

"bunlar nasıl oldu? öldüreceğinden haberin var mıydı?"

olumsuz anlamda kafamı salladım.

"buraya geldiğinde elleri çekedi kan içindeydi, gözleri dolu dolu olmuştu jaehyun."

sözlerim onu tekrar karşımda hayal etmeme sebep olmuştu, sol gözümden bir damla almıştı.

"ağlamaya hyung, yarın onu görmeye gidelim. sen onu görürsün olayı anlayıp avukat ile konuşurum en kısa zamanda çıkmasını sağlarız."

"jaehyun, bana sürekli onu sever miyim diye soruyordu."

"hyung o minho neden herif kafe'de karşılaştığımızda johnny hyung'u kışkırttı. sürekli johnny'i sevmediğini onu sevdiğini söyledi. johnny hyung fazla etkilenmiş olmalı ve senden sevdiğini duymaya ihtiyacı vardı belki."

"ben young ho'yu ailemden daha çok seviyorum çünkü onları kaybettim ardından onunla karşılaştım o benim herşeyim oldu. asıl o benim ailem."

jaehyun bana doğru gelip sarılmıştı, onunda gözleri dolu doluydu. o da çok üzülmüştü ve yanımda olup yardım etmeye çalışıyordu. onu daha fazla zorlamak istemiyordum, zorluk çıkarmayacaktım.

ғᴏʀ ʏᴏᴜ ﹣ ᴊᴏʜɴɪʟHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin