- TEK Mİ ÇİFT Mİ? -

15 2 0
                                    

TEK Mİ ÇİFT Mİ?

Çaresizlik nedir bilir misin?
Kalbin kanatlanıp gittiği yerde bedenin gidememesidir...

-Gökyüzünde Unutulanlar-

Aklımda binbir düşünce vardı. Kendi kendime soru sorup duruyordum. Cevabını bilmediğim binbir soru. Şu an ne hissettiğimi bile bilmiyordum. Hissizleşmiştim adeta.

Sandalyeye oturmuş, masada önümde duran notlara bakıyordum. Ne hareket ediyodum , ne de bir şey düşünüyordum. Sadece bakıyordum boşluğa bakar gibi.

Birden bir şey dikkatimi çekti. İlk aldığım notun el yazısı, ikinci aldığımın ise el yazasına benzer bir bilgisayar yazısı olduğunu fark ettim. Daha önce farketmememin sebebi sanırım sadece yazıya odaklanmamdı. Daha önce yazının şekline vaya boyutuna dikkat etmemiştim. Belki de buradan yola çıkıp bir ip ucu bulabilirdim.

Telefonumun çalması ile daldığım düşüncelerden sıyrılıp telefona baktım. Arayan Serkan Bey'di.

"Alo buyurun Serkan Bey."

"İyi günler ben harhargi bir haber var mı diye aramıştım. Rahatsız etmedim umarım."

"Yok yok rahatsız etmediniz önemli değil. Şu an elimde birkaç bir şey var lakin sizi umutlandırmak istemem kesin bir haber çıksın ilk sizinle paylaşacağım."

"Çok teşekkür ederim. Ben sizi aslında başka bir şey için aramıştım."

"Tabi buyrun yoksa size herhangi bir haber mi geldi?"

"Yani sayılır ama tam olarak öyle değil. Dün akşam şirketten çıkmıştım. Arabamla eve gidecektim fakat arabada bir kağıt parçası buldum. Merak edip baktığımda bana bırakılımış not olduğunu gördüm. "

"Notta ne yazdığını söyler misiniz?"

"Hayat çok güzel tadını çıkarın,

Güneş batar ay doğar

Her şey gözünüzün önünde

Birileri için vakit harcamayın...
Aynı bu şekilde yazıyordu."

"Siz bu notun kopyasını bana ulaştırabilir misiniz?"

"Tabi en kısa zamanda ulaştırabilirim."

" Serkan Bey sizi telaşlandırmak istemem fakat kendinize dikkat edin. Bu notu kimin yazabileceği hakkında bir fikriniz var mı?"

"Hayır. Malesef yok. Ben bu notun ciddiyeti olduğunu sanmıyorum. "

"Bende sanmıyorum lakin tebirli olmakta yarar var. Ayrıca size bir şey sormak istiyorum."

"Tabi buyurun sizi dinliyorum."

"Sizin bu çiftlik evi uzun zamandır kullanılmıyor öyle değil mi?"

"Evet uzun zamandır uğramıyoruz. Bir sorun mu var?"

"Henüz size kesin bir bilgi veremem. Bu benim için önemli bir bilgiydi teşekkür ederim. En kısa zamanda size haber vermeye çalışacağım."

"Peki tamam iyi günler notu size ulaştıracağım."

"Kopyası olması benim için çok önemli lütfen aynısını göndermeye çalışın. Şimdiden çok teşekkür ederim."

"Tamam aynısını göndereceğim. İyi günler."

Telefonu kapattıktan sonra notlara geri döndüm. Serkan Beyden gelecek olan notla birlikte ilerleyecektim. Belki bana notu gönderen kişi ile aynı kişiydi. Bu yüzden şu an yapacak bir işim kalmıyordu.

Çiftlik evindeki bulduğum kitaba göz atmaya karar verdim.

Kitabı elime aldım. Koltuğa geçtim. İçinde ne yazdığını merak ediyordum. Fakat açıp okumaya cesaret edemiyordum. Kitap tamamen el yazısı ile yazılmıştı. Kitabın kapağındaki başlık bile el yazısıydı. Başlıkta şöyle yazıyordu.

"P....'ın ÖLÜMÜ"

Saçma bir başlıktı. Kimin ölümü olabilindi ki. P birinin baş harfi olabilirdi fakat o kişinin ölümünü anlatan bir kitap yazmazlardı herhalde.
Kitabın ellazısı ile yazılması ayrı bir ironiydi.

İlk sayfayı açtım. Okumaya başladım.

"AÇIKLAMA

Bu kitap bir kişinin haytını anlatmaktadır. Baş karakterimiz sevgili P... beyfendi. Kendisini ilk zamanlar sevsemde artık intikam almak için yemin etmiş biriyim. Kendisi beni çok severdi hâlâ da seviyor. Beni tanıyor aslında ama biraz dikkatsiz. Neyse artık sayfayı çevirip başlayalım

GERÇEK OLACAK HİKAYEMİZE..."

İlk sayfada bulunana açıklamada yine bir "P" harfi vardı. Kimdi bu P ? Ya da neye ifade ediyordu? Ayrıca sonunda büyük harflerle yazılan yazıda dikkatimi çekmişti.

"GERÇEK OLACAK HİKAYEMİZE..."

Kitabın son sayfasına baktığımda boştu . Hata bayağı boş sayfası vardı. Neredeyse yarısına kadar yazılmıştı. Yazılan yerin son sayfasına baktığımda büyük harflerle

"DEVAMINI SEN YAZACAKSIN !"

Kitabı benim tamamlamamı istiyordu. Ama kitabı benim alacağımı nereden biliyordu? Şu an çok saçmaladığımın farkına vardım. Benden başka bu kitabı alan biride bu kitabı okuyunca bu yazıyı görecekti. Gerçekten çok saçmaladığımın farkındayım. Çok kafa yormadan kitabı kapattım. Saçma bir şekilde yazılmış kitaptı. Sıradan bir şeydi. Buradan yola çıkazdım. En iyisi notlardan devam etmekdi.

Saat geç değildi ama akşam olmuştu. Biraz yatsam fena olmazdı. Yatağa geçip uzandım. Göreve başladığımdan beri yatmadan önce baştan herşi düşünüp gözden geçirerek uykuya dalardım.

Düşünmeye başladım. Notları , kitabı, kitaptaki belirtilmiş yazıları , Serkan Beye gelen notu yani her şeyi . Bu işin altından tek başıma kalkabileceğimden artık emin olamıyordum...





Eveeettt yeni bölüm galdii bundan sonra tamamen maceralara geçiyoruzzz.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorumm öpüldünüzzz.😘😘

GÜNYÜZÜ [Devam Ediyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin