Same eyes blue / Larry stylinson

6- "şaraba ihtiyacımız var...

Louis: harry?

Louis: ordasın biliyorum lütfen cevap ver

Harry: efendim?

Louis: yeni albümünü dinledim

Harry: eee?

Louis: bir kaç şarkı gördüm...

Harry: ciddi konuları mesajla neden konuşmaya meraklısın? Eğer bir problemin varsa yazdığım şarkılarla karşıma çık ve öyle söyle mesajlaşmayı sevmiyorum

Louis: müsait misin?

Harry: neden?

Louis: belli ki müsaitsin oraya geliyorum yüz yüze konuşacağız.

Harry: istemiyorum gelmeni

Louis: çok geç apartmanın önündeyim

Harry: louis hayır dedim kapıyı açmam

Louis: çocuk gibi davranma ve aç kapıyı gerçekten çocuklaşıyorsun oturup yetişkin gibi konuşalım

*kapı çalar*

Harry: açmayacağım boşuna uğraşma hem liam seni kapımda görürse ondan dayak yersin bana yaptığın yüzünden artık sana pek haz etmiyo

Louis: onu da düşündüm. Zayn i getirdim şu an liam ın dairesinde oturmuş kahve içiyorlar

Harry kapıyı açar ve Lıuis nin kan toplamış gözlerine bakarken kalbimden bir çat sesi duyulduğuna emindi. İçeri geç haraketi yaparak kapıyı kapattı. Louis çevreye göz gezdirdikten sonra bulduğu koltuğa oturdu. Harry de onun karşısındaki tekli koltuğa oturdu ve gözlerine bakmadan;

"Su?"

"Şarap alsam daha iyi olur uzun bir konuşma olucak"

"Şarap beni yumuşatıyor ve sakinleştiriyor bu yüzden hayır"

"Peki ben direk konuya giriyorum"

Harry hala göz teması kurmadan parmaklarıyla oynuyordu ve Louis direk söze başlayıp;

"Seninle olan ilişkim her neyse yapamam harry"

"Tamam"

"Tamam deme başka bir şey söyle ama tamam deme"

"Ne dememi istiyorsun Louis? Seni istiyorum dememi mi? İlk görüşte aşk saçmalığının içine düştüm dememi mi? Ya da sevgilim ol deme-"

"Ben sana aşık oldum"

Harry Louis nin bu söylediği üzerine gözlerine bakmadığı Louis nin gözlerinin içine bakmaya başladı. Louis bunu çok utanarak söylemişti. Sanki söylememesi gereken bir şeymiş gibi. Harry nin ağzı açılmıyordu bir şey gelmiyordu aklına. Bri sürü seneryo yaratbilirdi kafasında bu konuşma ile ilgili ama ona aşık olduğunu söyleyeceğini hiç düşünmezdi. Louis gözlerini Harry nin gözleirne kenetleyerek;

"Tanrım Harry bir şey söyle"

"Sana kalsa bunu da mesajla söylecektin değil mi?"

"Hayır! Tanrım! Bak Harry sana aşık olamam benim bir kız arkadaşım var ve ailem asla böyle bir şey için onay vermez, Harry Styles olsan bile vermez. Bak sen restoranta geldiğinden beridir gözüme uyku girmiyo, bir haftadır uyuyamıyroum. Çünkü sen gittikten sonraki gün o siktiğimin albümünü çıkardın ve eğer ailem bir erkek için ağladığımı düşünürse sıçarım anlıyor musun beni?!"

"Hayır anlamıyorum! Madem bana aşık oldun neden önceden söylemedin bir şeyler yapabilirdik bu konuyla alakalı ailenden kaçardık gerekirse hem ailen ne yapabilir ki?"

"Çünkü aşık olduğumu senin yazdığın şarkıdan sonra anladım. Sence ben bilmiyor muyum ailemden kaçmayı?!"

"Hangi şarkı?"

"Bilmiyormuş gibi yapma harry!"

"Peki, peki ailen? Nasıl insanlar ki seni takip edebilsinler!?"

"Sana hiç soyadımı söylemediğimi farkettin mi? Bunun bir sebebi vardı harry"

"Ne gibi?"

"Benim adım siktiğimiz Louis Tomlinson'u"

Harry şoka uğraşım gözlerle bakıyordu. Şimdi anlamıştı neden o kadar iyi bir restorantda çalıştığını. Ama harry nin iç sesi "Bir saniye çalışmak mı? Madem bir Tomlinson neden çalışıyor ki? Bir saniye o bir mikyoner çalışmasına gerek yok ki!"

"Harry farkındayım bu biraz garip. Kötü ve eski bir yol kenarı marketinde çalışmam kendi restorantlarımızda çalışmam ama ailemi sevmiyorum bu yüzden onlarla yaşamıyorum ve onların parasıyla geçinmiyorum. Çalışıp kendim kazanıyorum. O beni restorantta gördüğün gün annem beni zar zor ikna etmişti yanlarına gelmem için ama başka bir kavgadan sonra yine gittim ordan"

"Louis...Girl crush senin hakkında"

"Biliyorum"

Derin bir sessizlik oluşmuştu ve harry en sonunda;

"Haklısın şaraba ihtiyacımız var"