Suskun Ayakkabı

Ben Sana Küstüm

Gece karanlık gece aydınlık ay karanlık ay aydınlık bulutlar kar beyaz bulutlar geceden kara göğün kuytusunda yıldızlar titrek hüseyin idil ağlayan hüseyin göz bebeklerinden daha ürkek bir söz yankılandı hüseyin'in göz kapaklarında ben sana küstüm gözlerimi her kapadığımda bu söz harf harf karşısına çıkacak sandım derin kuyulara düşen çağlayanlar gibi inledi durdu o gün bir başkaydı gecenin rengi o gece ayan beyan rüyanın yorumu bir rüyayla uyanmıştı hüseyin derin uykulardan terlemis açlık donuk yüzü koca koca açılan gözlerinden öte titrek kalbini tutup diliyle ya tam orta yerinde hıçkırıklara boğulmuş ağlıyordu bir çölün ortasında bir engin denizin ortasında bir yalçın tepenin zirvesinde çığlık çığlığa kalmıştı başında bekleşen arkadaşları gecenin bu saatinde onun bakışıyla uyanmış odasında toplanmışlardı evdekilerin enbiye mehmet daha bir tane tedirgindi ailesi ona emanet etmiştir seni insanlara güvenmenin bir zafiyet olduğunu düşünen bu genç adam olabildiğince temkinli davranıyor ve arkadaşları olabildiğince katılmamaya çalışıyordu mehmet cemil osman ve erol botları yüzündeki gülümseme seslerindeki yumuşatmak halinde kısaca hüseyin tedirgin ediyordu bir yandan onun bu haline kaygıyla bakıyorum bir yandan da hayret ediyordum içine koyup sakatlıyordu çoğu zaman girip girip saplanıyordu kalbinin muhtelif yerlerine aman ha dikkat et kimseye güvenme sakın insanların gülen yüzünü irtibat etme hem sonra yüzüne güler yüze gülen seni aldatır mı hangi bir yanlış hareketlerini de görmemiştim ama yine de ev arkadaşının bu kadar iyi olması onu tarif edemeyeceği duyguları alıp götürüyordu hele bir de namaz kıldığını görünce içinde bir güvercin kanat çırpıyor o kadar istemesine rağmen bütün hepsine engel olamıyordu arkadaşların ne zaman olursa kılmayı unuttun ama satın alamadığı dağlar yoksa bilmiyor musun dönecekmiş verem cevap veremedi etmiş korkusu senide odaları sokup sokup çıkarıyor kocaman sonra da geldiği için balkona kaçıyordu balkona bir süre sonra onu da görev almıştır evdekiler ona haydi sen de namaz kıl demeseler de kendince bahaneler mazeretler blooded hele gece olup yatağa girince bir çocuk büyük oluyor zaman içinde gidiyor gidiyor birde gece uyurken odamın karanlığını bölüm ölümü hatırlatması diye gözlerini sımsıkı kapatıp kapatıp hemen uyumaya çalışıyordu salonu süsleme çiçeklerin aıs alınışı odanın temizliğini patates yumurta onun kokusunu eşlik eden tipteki seni sevicem çevresi olan hava namaz kılan arkadaşının mırın mırın okuduğu dualar ve bütün bunlara kaygı ile bakan bir nazar bir buz dağının tepesinde beton normal bir binanın en güneş olmaz odasında hissediyordu kendini ona katılmak isteyen bir duygu öz yargılama takılıyor bu da onu huzursuz ediyordu bu konuları oyunu gecelerden birinde bir rüya açılmıştı kalbi tutulan dinle inat işte yatağın ortasında oturmuş ağlıyordu bütün ev arkadaşını başında bükük gözü ona bakıyordu dakikalar boyunca tek kelime çıkmadı ağzından uzun bir süre konusu soru soran halini anlamaya çalışan mehmet abi mehmet abi mehmet imamoğlu bu yöntem işe yaramıştır hüseyin tepki vermeye başlamıştı bunu sen okula git yatağına getirir abdes alıp salona git arkadaşını takip ediyorlar biraz önce oğluna gibi coşkun akan sular durur mu şimdi tutkunuzu bırakmıştı secde herkese sanki tatlı bir demet akalın uçan yılanların susuzluk ile ordu namaz bitimi odasına gittiğinde hüseyin tek kelime konuşmadı onu takip eden arkadaşının anlatacak mısın sorusuna tek kelime cevap veremedi atatürk ve oturduğunda için için akan yaşların yerine ucuz yağmurdan ıslanmış mutlu çehre vadinin aydınlanmış cevabını bekliyor sonra bir tarafta kalakalmıştı viranşehir konuşma dolmuşta ağzını açıyor bir şeyleri söylemek zor ama konuşamıyorum belli belirsiz fransızlardan başka bir şey duymuyordu mehmet hoca nın tanıdığı doktorun yanına gitti durmaması rüyanın etkisiyle arkadaşımız geç uyandığı saatlerde tek kelime konuş ama öyle bir zamana geçer biraz ama senin arkadaşın da korkmaya gerek yok doktorun dediği gibi 2 gün sonra çözüm resimli onu bir an bile onu da ölen arkadaşına konuşma basıncı ne gördüğünü sordum onu anlatmaması gecenin bir vakti kafama takılan sorular uğraşırken uyuyakalmışım rüyamda gülün içinde bizlere de mis kokusu odayı bütün kurum senden daha tatlı hüseyin mutlu olamamasının ağlamasına dayanamam aglasada oluyordu sana içimi bir huzur kapladı avcıları birini görmek için peygamber efendimizin ben çalıyordum için ama yetişememek onu görememe korkusu ile onun için bana bakmıyorsun bana kaçarmısın benimle sanki zaman durdu ve sonrası sana kalmış gibi kendimi yalnız hissettim uni torba yasasında ben sana küstüm çünkü ne zaman buraya gelsem benimle ilgili bir şey yapıp adana koşusu ben sana küstüm bu sözü beraber uykudan uyandım ben sonuna siz de biliyorsunuz bir rüya bir gündüz bir çocuk