bir

2.2K 174 379
                                    

Lütfen Parti'yi dinleyerek okuyun <3
_____

Önündeki cips paketine elini daldırıp televizyon kanalını bir kez daha değiştirdi Killua. Neredeyse bütün kanalları gezmesine rağmen dikkate değer bir şey bulamamış ve oldukça sıkılmıştı. Her zamankinden daha boş bir gündü, ona göre. Bomboş.

Derken telefonu çaldı. Uyuşuk hareketlerle aramayı cevaplayıp kulağına götürdü.
"Leorio?"

"Killua!" Leorio'nun enerjik sesi kulaklarına dolduğunda onun yerine de yoruldu Killua, o yorulmazdı çünkü.
"Haydi, kalk gel, sahilde bir parti var."

"Ne partisi şimdi? Hiç uğraşama-" diye geri çevirecekken sözü kesildi.

"Evde boş boş pinekleyeceğine gel işte! Aa selam- hey siz de mi buradasınız? Hemen geliyorum-!" Leorio'nun başkalarıyla konuştuğunu fark edince kapatacaktı ki, Leorio ondan önce davrandı.
"İtiraz istemiyorum Killua, 10 dakika sonra buradasın." dedi ve kapattı telefonu.

Killua oflayarak tekrar pakete soktu elini. Cipslere ulaşamayıp bittiğini anlayınca küfrederek ayağa kalktı.

Bomboş bir gün daha derken ayıldım telefona
"Haydi, kalk gel, sahilde bir parti var." dedi arkadaş

Üzerine bordo sıfır kolunu ve siyah pantolonunu giydi, bilekliklerini taktı, araba anahtarını cebine atıp dışarı çıkmak üzereyken abisine seslendi.
"Çıkıyorum ben!"

Leorio'nun bahsettiği sahil üniversitesinin yakınlarındaydı, bu yüzden neredeyse her sabah gittiği yollardan ezbere geçti yine. Kısa süre sonra vardığında indi ve kalabalık sahile, insanların arasına girdi.

Çok geçmeden Leorio'yu bulup yanına gitti. Uzun boyuyla dikkat çekiyordu evet, ama kalabalığın içinde kolayca fark edilmesini sağlayan asıl şey her zamanki gibi fazla kaçırdığı alkolün etkisiyle yaptığı abartı hareketlerdi.

"Killua-" hıçkırdı Leorio. "Sen mi geldin?!"

Killua, onun bağırarak konuşmasına göz devirdi. Her seferinde Leorio'nun bir daha alkol almasına izin vermeyeceğini söylüyordu ama bunun imkansız olduğunu çok iyi biliyordu.
"Sen çağırdın ya aptal."

"Nee? Çağırmışsam da evde yatıp kıç büyütmemen içindir- ama çağırdım mı ki?!"
Leorio aşırı tepkilerle şaşırırken uzun süredir burnunun ucunda asılı kalan gözlüğü sonunda yere düştü. Gözlüğün yere düşmesiyle de görüşü açılmıştı; bu sayede aralarında metrelerce mesafe olmasına rağmen hafif uzun, sarı saçları fark edebildi.

Yüzünü sinir bozucu bir gülümseme kapladı, yanından ayrılmadan önce Killua'nın omzunu patpatladı.
"Hadi birileriyle kaynaş sen de velet."

Killua çatık kaşlarıyla arkasından baktı, daha sonra hedef noktası olan Kurapika'yı gördüğünde bıkkınlıkla nefes verip gözlerini devirdi. Üniversitelerindeki neredeyse herkes Leorio'nun Kurapika'dan hoşlandığını net bir şekilde söyleyebilirdi, ancak ne Kurapika bunun farkındaydı ne de Leorio bunu kabul ediyordu.

Leorio'nun doldurup gittiği birkaç shot bardağını gördü sonra Killua. Birini alıp kafasına dikerken çoktan geldiğine pişman olmaya başlamıştı. Gereksiz yere fazla eğlenen insanları izlerken kalıp sıkılmak ve eve gidip sıkılmak arasında karar vermeye çalışıyordu. Sonra gözü birine takıldı.

Sürdüm yakışıklı arabamı, attım kendimi kumsala
Kalsam mı dönsem mi diye düşünürken olanlar oldu

Kalabalığın arasından çıkan bir ışık- evet, Killua çok rahat onun bir ışık olduğunu söyleyebilirdi. Aksi halde bu kadar parlaması imkansızdı. Karışık siyah saçlarının ucu yeşile dönüyordu; bronz teni daha önce gördüklerinden çok daha pürüzsüz, çok daha güzeldi. İri gözleri herkese aynı sıcaklıkta bakıyordu; Killua ona daha farklı baksın, sıcaklığı daha özel olsun istedi.

Sadece dans ediyordu bu çocuk. Ama bu profesyonel olmayan dansında bile diğer insanlardan daha güzel, daha özel bir şey vardı. O kimseyi umursamadan arkadaşlarıyla dans ediyorken birden kafasını kaldırdı ve birine genişçe gülümsedi. Daha sonra bu gülüş yumuşak kahkahalara dönüştü, Killua bir an göğsünün sıkıştığını sandı. Kalbinin dayanabileceğinden daha fazlaydı, onun gülüşü.

Ne kadar süre geçtiğini bilmiyordu Killua, kaç şarkı değiştiğini bilmiyordu, sadece hayranlıkla bu çocuğu izliyordu. Öyle dalmıştı ki ona, göz göze geldiklerini bile ancak saniyeler sonra fark edebildi. Daha sonra parlayan gözleri kısıldı çocuğun, mutluluktan- belki de biraz alkolden kızaran yanakları gerildi, gülümsedi Killua'ya. Killua onu sarsan bu gülümsemeyle dengesini kaybetmemek için hızla masaya tutundu, kalbi çoktan deliye dönmüştü. İşte, çocuğun etrafa saçtığı gülücüklerden bir tanesi de Killua'ya çarpmıştı.

Karşımda dans ediyordun
Hiç beklemediğim bir anda
Etrafa gülücükler saçıyordun
Bir tanesi düştü, ben buldum

_______

Çok heyecanlandım ilk defa killugon yazmaya çalışıyorum wkfıcıoslla en fazla 2-3 bölümlük bir şey olacak ama kısa

İşte geçen Parti dinliyordum dedim ki bundan çok güzel kurgu çıkar, ama ship seçememiştim bi türlü sonra killugon geldi aklıma vE KİLLUGON TAM UYDU PARTİYE BENCE

Oldu mu, becerebildim mi bilmiyorum son kısımdaki betimlemeler fazla mıydı lepwdogow

Amaan yapmaya çalıştım işte bir şeyler, umarım batırmamışımdır
Yine de okuduğunuz için çok teşekkür ederim <3

Amaan yapmaya çalıştım işte bir şeyler, umarım batırmamışımdırYine de okuduğunuz için çok teşekkür ederim <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Parti | killugon ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin