Sabah annem beni uyandırdı.Daha doğrusu hiç uyuyamamıştım ki.Çünkü sevgilim Lucy'i görebilecektim.Uzun bir yaz tatilinden sonra ilk defa görüşücektik.Çok heyecanlıydım.Sevgilim Lucy,amcam Frank'ın sokağında oturuyordu.
Annem beni uyandırdığı gibi hemen hazırlanıp yemeğimi hazırladığını ve hızlıca kahvaltımı edip amcama gitmemizin gerektiğini söyledi.Ben de heycandan ne giyiceğimi bilmediğim için anneme sordum.Annemde bana gülerek"ne oldu Crosby amcan Frank e bu kadar çok mu gitmek istiyosun?" diye sordu.Bende ona Lucy'nin de orda olduğunu onu çok özlediğimi söyledim.
Sonuç olarak evden çıktık.Babam arabayı biraz hızlı kullanıyordu.Amcam Frank Manhattan'ın öbür ucunda oturuyordu.En az bi 45-50 dakika yolumuz vardı.Ama arabayı babam kullandığı için bu süre 20-25 dakikaya iniyordu.Yolda giderken aniden birşey oldu ve babam arabanın kontrolünü kaybedip karşıdan gelen arabaya doğru direksiyonu kırdı.Ve olan oldu.Karşıdan gelen araba ile kafa kafa çarpıştık.Bi an herşey karardı.Gözlerim sanki yerinden çıkmış,hava kararmış gibi bana ihanet ediyordu.Çünkü gözlerimi açmaya çalışıyordum ama hiçbirşey göremiyordum.Hemen kendime geldim ve ilk işim anneme seslenmek oldu.Çok kötü bir duyguydu ya anneme veya da babama birşey olduysa?!
Kazadan sonra tek hatırladığım şey ambulans ve polis sirenleriydi.Sanki hayatım gözlerimin önünden hızlıca geçiyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız
RandomHayati mukemmel olan birini dusunun o Crosby Ama birgun o mukemmellik bir kaza ile bozuldu ve bacaklarini kaybetti. Hicbirsey umrunda degildi. Umrunda olan tek sey basarili oldugu hokeye devam edebilecek mi ? O imkansizlik icinde bir mucize olabilec...