Babamın SELİNN!! diye bağırışıyla tüm ev inleyerek ayağa kalkmıştı. Bende korkuyla koşarak babamın yanına gittim ki elinde telefonum, yüzünde koskocaman ateş topu bana bakıyordu. Aha sıçtığın andır kızım!
Babam sevgilim olduğunu öğrenmişti. Furkan'la olan bütün mesajlarımızı okumuştu. Sevgilimli, canımlı cicimli bütün mesajları.
2,3 dakika sonra yüzümde koskaca 5 parmak izi vardı. Ona göre 18 yaşında ne sevgilisiymiş. Derslerim daha önemliymişte geri kalan anllattığı herşey fasa fiso. Sırf babamla karşılaşmadan telefonu alayım dediğimde yanımda belirdi hemen. ''Otur konuşucaz Selin.''
''Efendim baba.''
''Senin daha yaşın kaç başın kaç? Bu ne acele en azından ünivesiteyi bekleseydin!'' Şebnem korkuyla bizi izliyordu.
''Yaşım 18 baba. Reşitim ben. Ayrıca lisede 1 yıl okulda kaldm ben kalmasaydım üniversitedeydim!''
''Doğru konuş. Karşında baban var senin. Hem kalmsaydın bir sene ben mi dedim kal diye. 18 yaşındasın diye çok büyük mü sayılıyorsun.''
''Baba annem beni doğurduğunda 18 yaşındaymış!''
''Terbiyesizleştin sen iyice! Ondan ayrılıcaksın.''
''O değil baba Furkan!'' Bağırarak ''Furkan'dan ayrılıcaksın.'' dedi.
''Hayır baba. Furkan'ı çok seviyorum onsuz yapamam.''
''Ayrılıcaksın dedim o kadar.''
''İyi geceler baba.'' diyerek daha fazla başım ağrımasın diye odama sinirli snirli ağlayarak çıktım. Yattım hemen aöa uykuya dalamadım düşüncelerimden ya ayrılırsak ya babam ona birşey yaparsa...
Ertesi Gün...
Şebnem'in dürtmesiyle uyandım. ''Ablaaa kalksana...''
''Off ne var Şebnem...''
''Okula geç kalıcaksın.''
''Eyvah!!!'' Ayağı kalkıp banyoya koştum. Çabucak bir duş aldım sonra giyinip kahvaltı etmeden çıktım. İlk ders Dil Anlatım ve hoca çok gıcık, ota boka kızan bir tip. Korkuyla kapıya tıklattım.
''Girebilir miyim? Hocam...'' Bütün sınıf müthiş bir azar yiyeceğim için keyifle beni izliyorlardı. Ah sinir bozucu.
''Neden geç kaldın?''
''Uyuya kalmışım hocam.''
''Herkes uyuya kalırsa ne olur bu okulun hali!?''
''Hocam sizin dersinize ilk defa geç kalıyorum.''
''Sus! Bir de cevap verir ukala!'' Hiç cevap vermedenyerimeoturmayagidiyordumki "Napıyorsun sen!?"
"Yerime geçiyorum hocam,"
"Allah Allah hatan cezasız kalmayacak."
"Hocam butaşta cezamı vereceksiniz..."
"Sen kendini çokmu büyük sanıyorsun?!" Daha fazla konuşmasın diye sustum ve yanına gittim. "Tamam hocam..." diyip tek ayak üstünde durmaya başladım.
"Hey napıyorsun?"
"Cezamı çekiyorum."
"Cezan bu değilki." Korkuyla "Ne?" diye sordum.
"12-D'ye gidip geç kaldığım için ve çocukluk yaptığın için özür diliceksin."
"Ne?!" hayır olmaz. Furkan'ın olduğu sınıf. Rezil olurum çocuğa. "Hayır hocam olmaz." "Eğer bunu yapmazsan sınav notunu sıfır girerim.
"Of tamam ya." Hoca sınıfa dönerek "Siz bekleyin biz hemen geliyoruz." dedi ve 12-D'nin kapını çalarak rezil olacağımı düşünerek içeri girdim.
Hoca sınıftaki hocaya "Pardon hocam derse geç kaldıda." Diğer hoca "Anladım." diyerek göz kırptı.
"Hadi" diyerek sınıfın ortasına ittikledi beni. "Şey..."
"Söylesene..." diyip dürttü gıcık hoca. "
"Geeeç kaldığım için özür dilerim..."
"Daha..." off...
"Çocuklaştığım, için özürdilerim." sınıftan bir sesgeldi. Bu Furkan'dı.
"Önemli değil güzelim." herkes gülmeye başladı. "Al işte rezil oldum" deyip çıktım sınıftan ve derse de girmedim. Tenefüs ziliçaldığında yanağıma konan öpücüle Furkan'a baktım. "Gıcık" diyerek hafifçe omzuna vurdum.
"Rezil ettin beni."
"Bende seni seviyorum."
"Gelde bu çocuğa aşık olma." diyip yanağına öpücük kondurdum.
Yanımda beliren Berk'ebaktım. Kardeşlerin bitanesi ya.
"Sıkıntı yokdeğilmi?"
"Yok ya."
"Merak etme çıkışta hesabını alırız hocanın.." Furkan elimi tutmuştu.
"Evet aşkım sıkıntı yok."
Berk'e tip tip bakıyordu. "Sonra görüşürüz..
"Görüşürüz." Berk uzaklaşırken Furkan'a baktım.
"Napıyosun?"
"Ona sinir olduğumu biliyorsun. Neden hala konuşuyorsun?!"
"O benim en yakın arkadaşım hatta kardeşim sen yokken o vardı Furkan."
"İyi o zaman ben gidiyim. O gelsin."
Tam kalkarken kolundan çekip oturttum.
"Saçmalama."
"Saçmalayan yok Selin. O çocukta sevmediğim bir şey var."
"Tamam senle tartışmak istemiyorum.."
