"Ve karşında bütün ümitlerini sana adamış bir insan var . İster kabullen , ister kabullenme ...
Davetsiz bir misafirmiş gibi bakma gözlerime şaşkın ve istenmezce .Gözlerin kalbine davet etti beni , kalbine ...
-"İstemezsen giderim.." "İstenmediğim yerde kalmam..." demek için çok yüzsüzüm artık .
İstediğinden daha çok bağlıyım sana .
-"Nefes alma !" desen yıllarca tutarım sanki nefesimi ölmeden , ama ölmem senin için .
Senin için seni bırakıpta gitmem ..."
Vurulan bir kalp , başka bir kalbe vurulan içinde bulunduğu beden için değil de sanki vurulduğu kalbin bedeni için atan bir kalp . Gücünün yettiği yere kadar , hatta sınırlarını zorlayana kadar delicesine seven bir kalp evet belki de tam olarak olmasa da kısmen olarak böyle . İşin aslı aslında o kalp zaten karşısında ki kalbin yarısı olduğu için öyle atıyor .Yunan mitolojisine göre Zeus un parçaladığı aşk küresinde ki yarın . Zamanın birinde aşk adında kocaman musmutlu , güçlü ve sevgi dolu kocaman bir küre varmış . Bu yunanların dangalak tanrıçaları Zeus denen şey bu kürenin kendini zaman geçtikce yıkacağını düşünmüş ve parçalamıştır savrulan her parçanın bir yarısı vardır aslında yani her elmanın yarısı elmalarımızın yarısı düşüncesi yani hem bizi hem de aşkımızı elma yapan düşünce bu hikayeden çıkıyor . Ama sanırım bu bir gerçek çünkü bütün armutları , ayvaları , karpuzları , ananasları , avakadoları , portakal , mandalina aklınıza ne çeşit gelirse denedim ama sadece elmamın yarısını bulabildim çünkü duyduğum aşka sadece yarım olan elmam saygı gösterdiği armut armutluğunu , ayva ayvalığını çok güzel yaptı . Ta ki elmamın yarısı gelipte bütün meyvelerden iğrendiğim güne kadar .