Hikayesi:
Hergün, aynı acıyla uyanıyorum, eğer okul olmazsa evde, okulum varsa okulda acı çekiyorum,beni rahatlatan tek şey video oyunları. Nerdeyse her video oyununu oynadım ama en sevdiğim oyun Legend of Zelda oyunuydu... Evet bütün serilerini seviyordum, elimde olsa bütün gün oturup bu oyunu oynayabilirdim... Ama dur, saat 08:20 okula geç kalıyorum!
Okulda;
Ayşe:Öfff bi bok kokusu geliyor farkında mısınız arkadaşlar!?!!
Gülnihal:Evet... Çünkü sınıfımızın kaltağı geldi!
Sude:evet... Kaltağınız geldi hadi bakalım bire bütün okul... Çok cesursun Ayşe!Ayrıca Gülnihal senin gibi Ayşe'nin yalakası olacağıma kaltak olmayı tercih ederim...
Ayşe:*Sude'ye çelme taktı*hahahhaha! Bu gücünle bize laf sokmaya çalışma...
Hoca:Neler oluyor gene! Çabuk herkes otursun yerine!
Tabii hocanın sözünü dinleyen tek kişiydim ben... Sadece oturup resim çiziyordum, genellikle Dark Link'i çizerdim, kötü bir karakter olmasına rağmen bana çekici gelirdi... Ha bu arada Ayşe sınıfın popüler kızı, hani şu herkesin pervane olduğu o şımarık kız... Bana da bu okulun ezikliği kalıyor... Sesimi asla çıkarmıyorum, neden mi? Çünkü en son çıkardığımda her tarafına fondöten ve kapatıcı sürmüştüm... N-neyse, benimle takılmamaları için farklı sebepler de vardı, kim tuhaf hastalıkları olan bi çocukla takılır ki? Bir an önce bitsin de şu okul kurtulayım...
Okuldan sonra;
Anne:Sude Matematik sınavının sonuçları elimde... Nasıl 35 alabilirsin?
Sude:Anne birtek matematik dersim kötü, gerisi çok iyi
Anne:Böyle devam edersen oyunlarını kaldırıcam bilmiş ol...
Sude:Sen yapar mısın yaparsın... Beni mutlu eden tek şeyi de elimden alırsın
Anne:... Sude saygısızlık yapma! Yeter!
Sude:*kapıyı yüzüne kapatır*
Anne:Yavaş! Kapı lazım!
Anca kapı lazım bilmem ne! Okulda neler yaşıyorsun diye bir kere bile sorma! Neyse ne, hemen Zelda'yı açıp oynamak istiyorum! Yaklaşık 4 5 dakikada açıp oyunu oynamaya başladım... Ama oyun biraz tuhaftı, Link'in kıyafetleri sanki daha parlaktı... Neyse belki oyun hatasıdır diyip oyun oynamaya devam ettim, oyun beni anlamadığım bi şekilde öldürüp duruyordu... Sinirlendim ve oyunu kapatıp uyudum. Sabah saat 11:25 te uyandım, bugün cumartesi evet tatil günüm, ama birkaç saat sonra tekvandoya gitmem gerekiyordu, hazırlandım ve tam çıkacakken odamın kapısında siyah kemik parçaları buldum,ve yanında kanka kaplı ismim yazıyordu! Bunun aptal bi şaka olduğunu düşündüm ve bunları çöpe atıp gittim, Tekvandodan gelince ev kanla kaplıydı! Hemen odama koştum ve karşımda sandalyede oturan Dark Link vardı! Bir çığlık attım, tam kapıdan çıkacakken gelip bana, "Korkma! Benim kadar güzel olacaksın" dedi ve çok acı verici bir şey hissettim sonrası karanlık...
Uyandığımda bir odadaydım, her tarafım simsiyah olmuştu... Gözlerim ise kırmızı, tıpkı Dark Link gibiydim, ama kıyafetlerim kan içindeydi, Kafamı sağa çevirdim ve masada duran ve üzerinde "giy" yazan bi kıyafetler vardı, siyah etek, siyah bir üst, ve zırha benzeyen birkaç giysi daha, hepsini giydim ve odadan çıktım, biraz dolandım ve birden karşıma Dark Link çıktı, ve bana "yeni halin nasıl benim karanlık meleğim?" dedi ve bana bi kılıç uzattı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Creepypasta Burçlar+Tepki+Bilgi+Sen Olsan Napardın
FanfictionBaşlıkta yazıyo amk bak işte