Marry o gece çok yorgundu.Cafeyi hemen kapatıp çıkmak istiyordu ama daha çok erkendi.En yakın arkadaşı olan Elisa'yı aradı ve cafeye bakmasını istedi.
-Alo? Elisa benim Marry bu gece benim yerime cafeye bakarmısın? Çok yorgunum.
-Tamam canım hemen geliyorum.
-Tmm.
Elisa gelmişti.Marry arabaya binip yola koyuldu.Eve 1 saatte vardı.Tam bahçenin kapısını açıp içeri girecekken birisi kolundan tuttu.Kafasını çevirip baktığında pis gülüşü olan bir adamla karşılaştı.Adam ona:
-Merhaba güzelim beni içeri alıp bir kahve ikram etmek istermisin?
-Hayır.Hem seni tanımıyorum bile.
-Tanışırız bebeğim.Sen beni tanımıyorsun ama ben seni tanıyorum ve benim olmanı istiyorum,seninle olmak için can atıyorum.Marry tam adama vuracaktı ki adam marry'nin kafasına taşı vurmasıyla yere yığıldı.
..................................................................................................................................................................
Marry uyandığında odasında ve üstünün çıplak olduğunu fark etti.Sağına soluna baktığında kıyafetleri yerde ama o adamdan bir eser yoktu.Acaba düşündüğüm şeyi yapmış olabilirmi diye düşünürken telefonunun mesaj sesiyle irkildi.Mesajda:''Akşam çok eğlendim,Bir daha olmasını çok isterim,O vücudunun tadını bir daha tatmak istiyorum.Vurduğum taş sayesinde bayıldın ve hiç uyanmadın.Bu da benim işime çok yaradı:) Görüşürüz.
Marry bunları duyduğunda çok sinirlendi,Ne yapacağını bilemedi,''Acaba bana dokunmuşmuydu.Aman Tanrım bunlar doğru olamaz''.