Evin içini büyük bir heyecanla gezen Jungkook omegasının ev için bu derece çıldırmasına anlam verememişti. Aynı şekilde alfaları da.
Bir süre gezdikten sonra evi tutmuşlardı. Jungkook evin odalarını gezdikçe hangi oda ne odası onun için yorum yapan omegasının dediklerini dile getiriyordu.
Ev için Jimin küçük bir taslak oluşturmuştu. Buradan sonra alışverişe gideceklerdi.
Emlakçı anahtarı Jungkooka verdikten sonra yanlarından ayrılmıştı. Jungkookun omegası anahtar eline geçer geçmez hırlamaya ve huysuzlanmaya başlamıştı. Jungkookun tamamen kendisini ona bırakmasını ve dönüşmeyi istiyordu.
Jungkook en fazla hareketlerini kontrol etmesine izin vereceğini konuşmuştu onunla. Onlar kendi hallerindeyken Seokjin sorunun anahtarla ilgili olduğunu anlamıştı. O yüzden Jungkookun yanına kadar gitmiş anahtarı elinden almıştı.
Jungkookun omegası o sıra denileni kabul etmiş ve Jungkookun hareketlerini kontrol etmeye başlamıştı. Anahtarı Seokjinin elinden görünce ani bir hareketle eline vurup anahtarı düşürmüştü.
Hepsi şaşkınca ona bakarken bir anda dönüşmüş ve anahtarın üzerine salyalarını akıtmıştı. Anahtardan siyah dumanlar yükselmiş ve bir anda anahtar toz olmuştu. Bu kötüye işareti. Bu cadı işareti demekti.
Jungkook omegasının içinde hapsolmuştu ama hatırlıyordu bunu. Bir gün gizlice evdeki çalışan kızdan aldığı kitapta okumuştu. Yeni ev bakan herhangi bir kurt ailesinden bir üye evin kapısını bu tür büyülü bir anahtarla açar ve bunu fark etmez ise ömür boyunca cadının esiri altında yaşarlardı. Bütün aile üyeleri. Emlakçı cadıydı.
Çünkü o hala kendi bilincindeydi. Kapıyı da kendisi açmıştı. Jungkook birkez daha omegasını tebrik etti. Kendisi sürekli dikkat etsede çoğu şeye omegası ondan daha dikkatliydi.
Kendisi için değil de alfaları için yapmıştı bunu. Bilirdi Jungkook kendi omegasını. Şu kısa zamanda tanısa onları da onlar için ölmeye bile razıydı.