Ve yine gelmişti sokağın başına.Hergün geçerken baktiğı eski gecekondunun camına bu sefer bakmadı,istemedi yada korktu kendisi de bilmiyordu ne yaptığını, evine az kalmıştı.Soğuktan buruşan kocaman ellerini ceketinin cebine götürdü,her zaman yaptığı şeyi yaptı, yaktı bir sigara daha...Yürüdü biraz daha az sonra evine geldi yine aynı manzara...Yere serilmiş eski bir halı,küçük bir dolap,çalışmayan bir televizyon.Kendisi de bıkmıştı bu hayattan.Karısı gideli 6 sene olmuş fakat unutmaya çalışıyordu onu gecmişin de onunla çok acı çekmişti.Başaramayacağını biliyordu deniyordu ama fayda etmiyor bunlar.4 gün sonra karısından ayrı 7.senesi olacaktı.O yine aynı şeyi yapacaktı.Karısının kıyafetleri hala duruyordu,ona aldığı çiçekler,yazdığı şiirler hepsi yerindeydi.Telleri kırılmış,yamulmuş yatağına yattı kafasına yastığına koyduğu anda uyuyakaldı bugün çok yorulmuştu.Aynı geçen günlerden sonra...Oturuyordu koltuğunda bi yandan radyosu çalıyor bi yandan da sigarasının kıvılcımı gözüne çarpıyordu.Ardından telefonu çaldı;Açtı.Sert ve küflü sesiyle"Alo" dedi, "Refik Yılmaz'la mı görüşüyorum ?"
-Evet,sen kimsin ?
+Ben Sercan beyin komşusuyum,kendisi şuan yerde baygın yatıyor.Telefonun dan ilk gordugum insanı aradım.Buraya gelmelisiniz.
-Tamam hemen geliyorum.
Dedikten sonra ceketini aldıgi gibi evden çıktı koşmaya başladı,Sercan onun en yakın dostuydu ona bişey olursa yaşayamazdı bunu düşünüyordu,daha hızlı koşuyordu eve gelmişti aynı hız da merdivenleri çıktı.Kapı açıktı,girdi içeri onu arayan adam orda değildi o da bunu düşünmedi bile.Sercan yerdeydi masanın üzerinden kolonyağını aldı.Yanaklarına yavaşça vurdu,kolonyağı burnuna koklattı bu da fayda etmedi.Bir ses duydu,siren sesiydi bu bir ambulans geliyordu ışığı yanıp sönüyor kocaman odayı aydınlatıyordu.Kapıya çıktı,Sercan ambulansa bindirildi oda bindi.Elini dostunun ensesine koymuş onla konuşuyordu;
"Olmaz,şimdi olmaz,erken senin için,gitme dostum,yalnız koyma beni burda" birkaç dakika sonra Sercan gözlerini açtı,doğrulmaya çalıştı,kafasını kaldırdı.Şunları söyledi...