Saraya giriş yapan Min Yoongi atının yularını yavere verip içeri girdi . Saray hizmetçileri uzun zaman sonra 8. Prens Min Yoongi nin saraya yeniden gelmesinin şaşkınlığı içerisindeydi . Sarayın Sol kanadındaki odasına doğru yol aldı . Her prensin kendine ait hizmetçilerin bulunduğu belirli bölgeler vardı lakin 8. Prens Min Yoongi saraya nadiren geldiği için hizmetçilerine pek görev düşmüyordu .Odasına girdikten sonra . Hizmetçiyi çağırıp sıcak banyoyu hazırlamasını söyledi . Odasının arka bölümündeki duvarlarla kaplı herhangi bir görüş açısı olmayan alt tarafı taşlarla bezeli kısa ve sıcak kaplıcaya benzer bir banyoydu . Odasından direkt geçilen banyosuna doğrudan yürüdü . Uzun saçlarını tokadan sıyırdı . Saçları yüzünün yarısını kaplıyor yarasını kamufle ediyordu . Yavaşça çıplak bedeni sıcak su ile karıştığında rahatlamıştı .
Saraya gelmesinin tek sebebi vardı. 1. Prensin tahta geçip geçmeyeceğini öğrenmek . Öyle görünüyordu ki Pyeha nın ( majesteleri ) gücü pek yerinde değildi . Annesiz olmasına rağmen o da Kralın oğluydu . Nitekim bazı cariyeler bunu değiştirmeye çalışmış olsa da o bunu tekrar hatırlatmak için uzunca aradan sonra saraya tekrar dönmüştü .
Kıyafetlerini giydikten sonra saray hizmetlileri uzun saçlarını narince topluyordu . Fakat kimse yüzüne bakmıyordu . Bakamıyordu . Fazla korkutucu olan siması insanlarda arada mesafe bırakma hissi uyandırıyordu. Hazır olduktan sonra uzunca zamandır görmediği tek değer gösterdiği 2 kardeşini görmeye gitti . 4. Prens Taehyung ve 2. Prens Kihyun farklı annelere sahip olsalar da değerleri paha biçilmezdi onu için .
Saray bahçesindeki çeşmenin yanındaki sandalyede oturan 4. Prensi gördü . Yanına ilerleyince onu görmesine şaşırmış olucakki yüzü kocaman gülüşü ile kaplandı .
" Hyung ! Çok özledim seni saray kurallarından banane sarılmak istiyorum . "
Taehyung sarılınca Yoongi istemiyormuş gibi yapmasına rağmen hoşuna gitmişti . O da özlemişti.
" Tamam yeter bu kadar . Kihyun nerde onu göremedim . "
" O civar köydeki bı savaşta bugün haber elçileri zaferle döneceğini bildirdiler. Iyi yani."
2. Prens prensler arasındaki en hırslı ve hatrı sayılacak derecede savaş zekasına sahipti . Genelde tahtla ilgilenmez devletine yapacağı en iyi şeyin topraklarını korumak olduğunu düşünürdü .
" Sen nasılsın . Geçen pazar yerinde görmüşler seni . Pek çıkmazdın ? "
4. Prens genelde sarayda pek olaylara karışmaz tam bir sanat adamıydı. Tabloları , fırçaları , müzik sevdası ... Çok naif ve narin bir kişiliği vardı . Feminen davrandığı için insan içine pek çıkmazdı . Yoongi böyle olmasına rağmen neden pazarda olduğunu merak ediyordu.
"Şey biliyorsun Shilla Krallığına haber tek götürebilen elçi pazar yerindeydi . Jeon ' a haber vermem gerekiyordu . Birkaç ay önce aldığım şarabı ona hediye etmek istedim hyung . "
Taehyung un 1 sene önceki Kihyun la gittiği keşif göçünde Shilla krallığındaki Prenslerden biri olan Jeon a kalbini emanet etmişti . Uzun zamandır elçilerle birbirlerine mektup yolluyorlardı .
" Umarım hediyeni beğenir . Gezintiye çıkarsam mutlaka seni de götüreceğim . "
Koyu sohbet devam ederken saat ilerliyordu.
Hoseok Saray kapısında askerlerle uğraşıyordu içeri girmek için resmen cebelleşiyordu. Fakat mahsene şuan farklı birinin baktığını onu kimsenin içeri alamayacağını söyleselerde vazgeçmeye niyeti yoktu .Kapıdan biraz uzaklaştı hava gittikçe kararıyordu . 4. Prensi görmesi gerekti . Bu işi alamazsa Chan ile aç kalacaklardı . Ve bu iş en iyi yaptığı şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PYEHA | SOPE
FanfictionHoseok kendini beklenmedik bir şekilde günümüzdeki yıldan 1000 sene öncesindeki Goryeo Hanedanlığı zamanında bulur .Taht savaşlarının olduğu bu dönemde 8. Prens Min Yoongi ile yolları kesişir .