İnsan algoritması çok değişik bir etken ne yapsak ne etsek yinede boş çünkü her birinin algı yapısı farklı sanki insanlar insan değilde birer mutasyon mutasyon olmalarındaki tek gerçek beyin yapılarının olmaması günümüzde bu çok açık ve net
Peki bu insanlar için acaba ne yapmalıyız öncelikle siyaset ve dini görüşleri katmadan düşünmemiz lazım peki düşündük diyelim her şey eskisi gibi olurmu aslında hep iyi düşünmemek lazım birazda kötü tarafından bakalım bakalımki insanlığı bilelim .
bilelim ki bir daha böyle deformasyonlar gelmesin gezegenimize şayet kötü yanlar demiştik gelin birde o yönden bakalım o kadar karanlık ve acımasız günler gelecekki sanki bir insanlığı bir araya koyup yakmışlar işte bu biçimi ve kalıbı bozulan bir tür olarak karşımıza çıkacak... her ne kadar desek de sonuçta soyumuzdan gelenleri hiç veya yoktan sayamayız çünkü insan kolonisine yakışmaz geri dönüşü olmayan eşyalarımızı çöpe atarız ya işte bu öyle değil en azından iyileştirilmeye ait bir kalbi var her ne kadar kötü olsa da
Bu yaşadığımız süreç ekosisteme o kadar Zarar verdi ki çıkan onca isyandan ve savaştan sonra insan ırkı elindeki tüm ihtiyaçlarını zamansız kullandı ve şu an beşyüz on milyar kilometre kare ye haps olmuşcasına yaşamaya çalışıyoruz en erken koloni dönemimiz kim bilir ne zaman belki yüz yıl belki bin belki bir milyon bilemeyiz.
Hadi biraz zamanda yolculuk yapalım bakalım bu süreçte ekosistemimiz ne kadar gelişti şayet yüz yıl ötesinde de bir şey yok
eğer bir an önce bu süreç devreye girmezse beş yüz on milyar kilometre kare yok olmanın eşiğine gelebilir son bir kez daha şansımızı deniyelim ve tam yüzelli yıl sonrasındayız
üzgünüm ama yine değişen bir şey yok
Bir dakika bu da ne bir ışık evet bu bir ışık bu insanlığın kolonisine ait gerçekten bunu tam ikiyüzelli yıl sonra görmek heyecan verici
ama ters giden bir şeyler yine var bu süreçte beslenemeyen canlılar bi nevi yaratığa dönüşmüşler fare gibi en küçük ve en zararsız canlı(yaratık) artık bir kedi veya köpeği öldürecek boyuttaydı
ama nasıldır ki bilinmez insanlara hiçbir şekilde zarar vermiyorlar bu gerçekten de enteresan Zarar vermemesinin temeli kendi bölgelerini insan çöplüğüne kurmuş olmalarıdır
bu da insan atıklarının onlar için yaşam kaynağı olduğunu belirttiği içindir.
Bir ışıktan bahsetmiştik hadi gelin hep beraber birde oraya bakalım
Gördüğümüz yer sadece bir kasabaydı bu kasabaysa şehir merkezi nasıldı diye aklımda canlandırmaya başladım uçan araçlar ışık hızını aşan icatlar varmıydı diye şehre vardığımızda hayal ettiklerimin üçte ikisi gerçekti insanlar çok değişmişti insan zihniyle teknolojinin bir birleşke olarak kullanılması gerçektende enteresandı ama bilmediğim ve öğrenmek istediğim bir şey daha vardı
yeni nesil insanlık nasıl bir sistematik şekilde ilerliyor ve adapte oluyor yeni nesil mutlu veya huzurlu yerine tam tersi oldukça sert ve disiplinli bu disiplin onlar için tam ikiyüz ila üçyüz yıl önce aktarıldığı
demem şuki hırsızlık cinayet kısacası suç adına hiçbir şey kalmamıştı ama bu neslinde fazla yaşıyamayacağı anlamıma geliyor buna bir yön bulmak gerek
En azından bu yeni neslin bazı kasabalarında geçmişe yani bizim yaşadığımız tarihe ait birazda olsa inanıyorlar ve bu gidişata dur diyebilecek bir kaç kasabadan biri oysa üstünlük hala büyük ve güçlü şehirlerde buna karşı çıkan çoğu insanın beyninin yıkandığını söylüyor yerel halk
Bu neslin hükümdarlığına son verecek yiğit veya kişi kim olabilirdi
Gelin hep beraber bakalım.
İnanan birkaç kasaba demiştim kasabalar arasında birkaç müsabakalar düzenlenmeye başlanmıştı müsabakaların asıl amacı bu katılan kasabalardan en güçlü ve Zeki olacak kişi ancak bu soysuz hükümdarlıklara son verecekti
Müsabakalar başladı ve üç dört gün aradan sonra sona ikili müsabaka kaldı ve Kazana bir bayan idi kazanan kadının en etkili yönü Zeki olmasıydı bu zekiliğini kullanarak soysuz hükümdarlıklara acaba son verecekmiydi kasabalılar teknolojide o kadar ilerleyememişlerdi o yüzden ilkel silahlar yaparak yeni bir savaş için hazırlanıyorlardı ama
Binlerce kişi koşarak ,ellerinde mızrak ve oklarla başaramazlardı
o yüzden plan kurmaya başlamışlardı en etkili planlarından birisi ise tüneller kazarak ülkeye sekiz farklı noktadan girmeyi planlamalarıydı bu sayade belki başarılı olabilirlerdi bu olanaklar ellerinde süper gücü olanların kazanacağı anlamına geliyordu
nitekim kasabalılarda bunu biliyordu ve son çare saldırmaktı bunun en etken bir nedeni yoktu
Tünellerden 6 sı tamamlanmıştıki yeni yasalar gelmeye başladı ve bu gelen yasalar kasabalıları iyice haklarından mahrum bırakılmaya teşvik etti kasabalılar artık bu yolun geri dönüşü olmayacağını biliyorlardı ve oldukça kendilerine güveniyorlardı tüneller sona yaklaşıldığında kasabalılar bir bir şehre sızmaya başladı ve yavaş yavaş şehir muhafızlarını avlamaya başladılar
savaşı bir günde başlatmak istemiyordu müsabaka kadını yavaş yavaş ve sonra bir anlık dalgınlıklarında şehri ve soyumuzu kurtaracağız fikri oldukça mantıklıydı
