İDİOPATİK

YARIŞMA

 Her zaman ki gibi yine okula geç kaldım. Servisi de kaçırmıştım. Alarm felan bana sökmüyo malesef.. Çalınca tekrar kapatmışım.. 

Oflaya puflaya banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkamak istemiyordum. Şimdi o soğuk suyu sabah sabah yüzüme vurucam da, yüzümü yıkarken kollarımdan damlalar akıcak da falan da filan... PEH! Şu an uyukluyo olabilirrim bile derkeen...

''İNCİ!'' Diye sert bir şekilde bağırdı babam.. La baba bari banyoda şöyle bağırma. Yankı yapıyo adam! Nasıl sıçramışım var ya -_-.. direk hazırlanmaya başladım..

***

Kahvaltı için aşağıya indiğimde babam tabağını yarılamıştı. Ve çok acelesi olduğu belliydi. Ağzı hala doluyken, yemekleri tıkıştırmaya devam ediyordu.

'' Baba yavaş ye biraz!''

''Kozom....Hodo...hemon yeo!'' dedi. Ağzı doluken böyle konuşması hem komik hemde çıkan parçacıklar miğde bulandırıcıydı..

''Tamam baba tamam. Ağzın dolu sus!''

Kahvaltıyı aceleden pek iyi yapamasam da okulda tamamlardım.

Arabada giderken Flo Rida -G.D.F.R.- çalıyordu. Biraz sesini açtım. Çok seviyorum bu şarkıyı :D .. Ama tam yarısında en güzel yerinde bitmek zorunda kaldı. Okula gelmiştim. tam kapıyı açacakken; 

''Babaya öpücük yok mu?''

''Babaaa :)'' diyip gülümsedim ve yanağına bir öpücük kondurdum.. Tekrar kapıya yöneldiğimde ;

''Bir dahakine erken yat!''

''Hadi amaa! Baba ciddi misin! Bunu söylemenin sırasımı..Çocuk değilim artık!''

''Erken kalkamıyorsun. Serviside kaçırdın. Bunu bir kaç kez hatta gittikçe sıklaşarak yapıyorsun. Bazen sana dediğim şeyleri yapmıyorsun. Beni dinlemiyorsun. Çocuk gibi davranıyorsun İnci! Seni hergün ben bırakamam küçük hanım!''

Küçük hanım öyle mi! HUH!

''Baba büyüdüğümü ne zaman kabulleneceksin! Bak be-'' diyemeden;

''Hadi İnci in artık. İşe geç kalıyorum'' dedi ciddileşerek.

''İYİ!'' Diye bağırdım hafifçe. Kapıyı bir hışımla açıp sertçe kapattım. Arkama bakmadan hızlıcamerdivenleri çıktım.

Hayır anlamıyorum. Bana öyle davranmasa ben belki normal davranacaktım. ' Onu yapma İnci! Bunu yapma İnci! oraya gidemezsin, izin vermiyorum İnci!' Bana güvenmiyordu.. Ve ben buna sinir oluyorum. En azından beni anlayan arkadaşlarım var!

Merdivenleri çıktıktan sonra İrem ve Esra beni bekliyordu. Görünce hemen yanıma geldiler.

''Müzik yarışması var!'' dedi ikiside aynı anda..Bunun neresi garip ya da heyecanlı ki ..Tamam eskiden şarkı söylemişliğim vardı. Ama artık ilgiendiğimi zannetmiyorum.Tamam.Evde hobisine söylüyorum.Babamda piyano çalıyordu.UF! Bak yine babamı hatırladım.HUH!

''eee?'' dedim, bıkkın bir sesle. Aynı zamanda koridora girmiştim ve yürümeye devam ediyordum. İrem ve Esra da arkamda bana yetişmeye çalışıyorlardı.

''Ama tüm ülke izleyecek!'' dedi İrem. bi an durup arkama döndüm. birkaç saniye bir kaşım kalkmış bir şekilde onlara baktım ve tekrar sınıfa doğru yürümeye başladım.

''Berke'le katılabilirsiniz. Yani ikinizinde sesi güzel. Ve birkaç kere sahneye de çıktınız. Ayrıca yakışıyorsunuz.'' dedi Esra. Nee! Berke ve Ben. tamam . OLABİLİR. Çünkü bi ara çıkmıştık. ama dostluğumuzun bozulmaması için ayrıldık. ben hala hoşlanıyorum. ama bunu kimse bilmiyo. İrem dışında.

''öhöm öhöm!'' diye öksürerek Esraya sinirli bi şekilde döndüm.

''Ne yakışıyorsunuz. Yalan mı?!'' diye atarlanınca;

''Ya sabır!'' diyip sınıfa giriş yaptım.İremle sıra arkadaşıydık ve en arkada oturuyorduk.bizim bir önümüzde de Emir'le Berke oturuyordu. Belli zamanlarda onlar arkaya geçiyordu. Daha çok kopiş için :D .. Berke ve Emirle de bizce havalı olan tokalaşmamızı yapıp oturduk. biz böyle 4 lü druptuk. Ha bide sonradan dahil olan Esra yı da sayarsak 5li bir grup. 

Ohoo! Abi İremle Emir çoktan koyu sohbete dalmışlar hatta fısır fısır konuşuyorlar. Bende şu müzik işini düşünüyordum..Ben düşüncelerimle baya dalmışken birden Berke' ye hal hatır sorasım geldi--evet:D hal hatır asdf..naber gibisinden işdee..sabah sabah ne diyim-- birden ona döndüğümde hafif gülümseyerek bana bakıyordu. Acaba ben dalmışken de bakıyor muydu, yoksa ben dönünce birden mi baktı, tam anlayamadım.Sanırım önceden bakıyordu. Eğer birden baksaydı kesinanlardım. ÜFF! ne diyorum ben .KES! 

Bende ona gülümseyerek''noldu'' anlamında gözkırptım..

O da ''Hiç'' anlamında bi göz kırptı. Ama hala gülüyorduk. Tabii Emir bozana kadar..

''Çocuklar yarışmayı duydunuz mu!? 1. olana parise 2 KİŞİLİK bilet varmış '' dedi ve İrem'e bakarak sırıttı, tabii İrem de sırıtıyordu. Gözlerimi devirdim. Ama Emre ''2 KİŞİLİK'' cümlesine vurgu yapmıştı. Ben sonradan anlayıp başımı eğdim. Ve eğdiğimde sıranın altından Berke bana bir not uzatıyordu.

VOTELERSENİZ MUTLU OLURUUM :D DÜŞÜNCELERİNİZİ MERAK EDİYORUM <3

 ARKADAŞLAR..BU BENİM İLK HİKAYEM..GÜZEL YORUMLARINIZI BEKLİYORUM-AYNI ZAMANDA ELEŞTİRİLERİNİZİDE-  TABİİ İLK BÖLÜMDEN BEĞENİLMESİNİ BEKLEMİYORUM. AMA KURGUNU  BAŞINI SAÇMALADIKTAN SONRA DÜZENE SOKACAĞIMI BİLİYORUM. HEP ÖYLE OLDU..

MEDYADA İNCİ VE BERKE VAR :D