Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jimin her zamanki gibi sabah erken kalkmış ve okula hazırlanmıştı. Okuldan nefret ediyordu kesinlikle okuldan öğrencilerden ve derslerden nefret ediyordu fakat bu sıralar okula eğlenerek ve isteyerek gitmesinin bir nedeni vardı, jeon jungkook...
Tuvalette, uyurken hareket etmekten kabarmış sarı kuyruğunu tarıyorken bunları düşünüyordu. Jeon jungkook bir tavşan meleziydi fakat hayvan genlerine inat geniş omuzları kaslı bacakları ve uzun saçlarıyla kurtlara bile meydan okurdu.
Jimin onu düşünerek geçirdiği banyo saatinden sonra hızla odasına girmiş ve siyah tişörtü ve beyaz jeanini giymişti. Hızlı olması gerekiyordu çünki onu okula bırakacak olan kuzeni yoongi tam bir huysuz kediydi.
Üzerine ayılı polarını geçirmiş ve beyaz konverslerini giyip dışarı çıkmıştı tamda tahmin ettiği gibi yoongi onu arabasına yaslanmış sigara içerek bekliyordu hızla yanına koşmuş ve önünde eğilmişti kuzen olsalar bile jimin birici sınıftı ve mezun olmak üzere olan hyunguna böyle selam veriyordu.
"Günaydın hyungie~~"
Yoongi sabah sabah bu kadar enerjili görünen kuzenine göz devirip küçük bir mırıldanmayla cevap verdi. Kesinlikle onun bu güneş gibi parlayan hallerine alışamayacaktı.
İkili arabaya binip okula doğru yol aldıklarında, yoongi jiminin mutluluk saçan feromonlarını hissetti. Sarılı çocuk telefonda her ne yapıyorsa çok mutlu görünüyordu. Yoongi onun dik sarı kulaklarına ve bacağında kıvrılan kuyruğuna baktı. Kesinlikle uzman değildi ama bu çocukta bi aşık havası vardı bunu hissedebiliyordu.
"Ne o bakıyorumda bugün keyfin gayet yerinde jiminie. Hmm?"
Jimin hyungunun ona seslenmesiyle daldığı mesajlaşmanın içinden çıktı. Arabanın onun mutluluk feromonlarıyla dolduğunu hissettiğinde utanmıştı fakat kendine engel olamıyordu işte, içindeki kedi telefonda ona övgüler yağdıran çocuk yüzden mutluluktan yuvarlanıyordu.
"Hiiiç"dedi şapşal şapşal gülümserken yoongi onun gülüşünü yakaladığında " hadi hadi yeme beni! Kim o mesajlaştığın kişi?" Jimin hyungunun yemediğini gördüğünde yanakları dahada allanmıştı.
Bacağında kıvrılan kuyruğuyla oynarken fısıldadı " şeeey... jungkook" dedi. Yoongi eğer kedi kulakları olmasaydı onun ne dediğini duyamazdı ama bas baya duymuştu işte jungkook demişti ne yani o tavşan kılıklı mı çalmıştı biricik kuzenin gönlünü, şaşkınca koltuğunda kızarıp bozaran kuzenine baktı.
