parkjm: rüyamda küçük bir çocuk gördüm
parkjm: çıplak ayaklarıyla parkta koşuyordu
parkjm: mavi bir arabası vardı
parkjm: tek oyuncağı o olduğundan kimseye elletmez ve söz konusu oyuncak arabası olduğunda kaplan kesilirdi
parkjm: kalbi henüz kırık değildi
parkjm: kırık bir kalbi görse tanımaz, sesini duysa algılamazdı
parkjm: ama bana oyuncak arabasını vermişti
parkjm: arkadaşım olmayı istemiş ve kırık bir kalbin ne olduğunu bilmeden toplamıştı
parkjm: topraktaki papatyaları ezmeden oyunlar oynardık
parkjm: sonra zihnim bulandı
parkjm: çok hastalandım
parkjm: ama küçük jungkook korkunç kabuslarımın ve canavarların cirit attığı zihnimin arasına girip bana bariyer oldu
parkjm: hasta zihnime hayran oldu
parkjm: peki büyük jungkook?
parkjm: bana en değerli şeyini verebilir mi?
parkjm: kırık kalbin sesini duysa algılayabilir mi?
parkjm: ben sağırım o seslere
parkjm: sen sesini duysan ağıtlar kesilir bir nebze
j.jjkk: duyuyorum
j.jjkk: sesin hep kulağımda
j.jjkk: sağır olamam sana
iletildi
görüldü