Rosiepark: hala kırgın mısın bana?
Rosiepark: bak, ben gerçekten
öyle demek istememiştimChimpark: seviyor musun beni?
Rosiepark: ne-nerden çıktı birden bu?
Chimpark: lanet olası kadın
Sadece soruma cevap verRosiepark: ölümü göze alacak kadar çok
Rosiepark: peki ben sana bir soru sorabilir miyim?
Chimpark: sor
Rosiepark: yanındaki kadını gerçekten
seviyor musun?Chimpark: sen, sen bunu nerden biliyorsun?
Rosiepark: sadece soruma cevap ver
Chimpark: evet
Rosiepark: yüzüne baktığında mutlu oluyor musun?
Rosiepark: aniden geliyor mu aklına?
Rosiepark: kokusunu özlüyor musun mesela?
Rosiepark: Ben özlüyorum galiba,...
Rosiepark: kavuşamadıkça sana
Chimpark: bak rosie veya her kimsen
seni sevmiyorum ama kalbinide kırmak
istemiyorumRosiepark: kırmadın ki,
Rosiepark: sen kalbimi yok ettin.
Rosiepark: olmayan şeyi kıramazsın jimin-ha
Chimpark: üzgünüm rosie
Rosiepark: bekle
Chimpark: ??
Rosiepark: senden son bir isteğim var
Rosiepark: en azından,
bunu yapabilir misin?Chimpark: ne istiyorsun?
Rosiepark : seni
GönderilmediRosiepark: madem asla birlikte olamayacağız
senin karşında hep giymek istediğim bir elbise vardıChimpark: bana kendinimi göstereceksin?
Rosiepark : bu benim son isteğim,
bu yüzden akşam 9'da okulum yanındaki
kış bahçesine gel.Chimpark: neden orası?
Rosiepark: gelince her şeyi anlatacağım..
Chimpark: bekle ama-
Rosiepark : sevgilin seni bekliyor, git
Chimpark : peki
Chimpark : görüşürüz
Rosiepark : görüşürüz
.
..
Cheyong hem kırgın, hem kızgındı. Dışarıda yağmur yağıyordu, hava bozuktu, kimse sevmezdi böyle havaları ama cheyong aşıktı adeta. Gözlerinden akan yaşlar yağmuru çağrıştırıyordu ona, o ıslanıyordu ama onu bu yağmurdan koruyacak kimsesi yoktu. Hemde hiç kimsesi.
Ayağa kalktı , yavaş ve naif adımlarla tahdadan olan delikli dolabının karşısında durdu, odası kapkaranlıktı sadece cılız bir ay ışığı bölüyordu bu karanlığı.
Üzerine aldığı kahve kabanını iyice beline doladı, kemerini sımsıkı yaparak kafasına bir şapka ve bir gözlük takarak çıktı odasından. Uzun bacakları adeta o yürürken bir sanat eserine dönüyordu. Karanlık onun önünde saygıyla eğiliyor, adeta onu siyah bir kuğuya çeviriyordu.
Elindeki şemsiyesi, ayaklarının 10 cm üzerinde biten kabanı, siyah kuğu tüylü elbisesi, siyah ayakkabıları v, boynunda ince bir zariflikle parlayan tek taşlı bir kolyesi ve kül rengi saçlarıyla adeta bir eser gibi yürüyordu sokakta.
Yaklaşmıştı, yaklaştıkça artıyordu, içindeki özlem, aşk ve bunun gibi bir çok duygu. Sonunda gelmişti, ordaydı, soluk pembe saçları, deri pantolonu, siyah ceket ve beyaz tişörtü ile yağmurun altında sırılsıklam olmuş bu adam öylece bir banka oturmuş ıslanmasına rağmen gözlerini karşısında şemsiye ile ona doğru gelen kadına bakıyordu.
" Gelmişsin " dedi ve gözlüklerini çıkardı Rosie,
Birden silmek istedi gözlerindeki aşkla bakan ifadeyi rosie, oysa o sevmek, öpmek, o yasemin kokusunu içine çekmek istiyordu sevdiği adamın.
Adam ise şaşkındı, çünkü rosie olarak bildiği kişi hergün göz göze geldiği park cheyong'du.
"C-cheyoung!?"
"ıslanıyoruz, önce oturcaka bir yer bul-"
" kapa çeneni!"
Rosie ilerleyeceği sıırada jimin kolundan tutmuş ve onu tekrar önünde durdurmuştu. Kızgındı, kızgındılar...
" neden söylemedin?"
Rosie gözlerine baktı
"neyi?"
"CHEYONG OLDUĞUNU!"
Sesi çok yüksek çıkmıştı jimin'in, ani gelen sinirle rosienin kolunuda sıkmaya başlamıştı.
"Jimin canımı yakıyorsun"
Jimin sinirle kolunu fırlatmıştı adeta karşısındaki kızın. Rose'un gözleri dolmuştu, ama hala sinirliydi.
" neden söyleyeyim ki, ne fark eder şu an,!?"
Jimin sulu gözlerle baktı sevdiği kadının gözlerine,
"ÇÜNKÜ SEVİYORDUM!"
Biranda kaldı rose, şimşekler çakmaya hava dahada bozmaya başlamıştı ki sanki?
" eğer bana beni sevdiğini söyleseydin, bu durumda olmayacaktım. Sevmediğim bir kadınla evlenmek zorunda kalmayacaktım!"
Rose resmen tir tir titriyordu," J-jimin n-nasıl sen okuyorsun, n-nasıl?"
Jimin kızın kolunu tuttu ve sinirle sürüklemeye başladı.
" nasıl mı? Gel nasıl oluyor sana göstereyim!? "
...
Alarmın çalışı ile uyanan jimin anonim kızla buluşacağını hatırlayıp, derin bir nefes almış vr kalkmkştı...
–diğer bölüm :)))) olucak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ghost heart | Jirose
FanfictionCamdan bir kalbim var Park Jimin, o kalbi bir tek sen parçalayabilir veya birleştirebilirsin çünkü kalbim senin avuçlarının içinde. Güvende değilim park jimin, hele de senin ellerindeyken.... Yarı texting #jirose