"O şapkalıda kim?"
"O mu? Sıla o Zilan'ın arkadaşı"
"Haa, tamam"
O kadar tatlı gözüküyordu ki yanaklarını sıkmak istedim.
Eylül'ü de odadan çıkardıktan sonra altıma bir pantolon üzerime de siyah bir tişört geçirmiştim. Hemen yanlarına geldim ve ilk iş olarak tekrardan bir sıla'yı süzdüm. Biraz kısaydı, biraz mı? Baya kısaydı. "Yer cücesi sanırım" diye içimden geçirdim.
"Hadi kızlar, çıkalım."
Hep birlikte evden çıkıp yürümeye başlamıştık. Daha arkadan yürüyordum, kıyafetlerini inceledim. Üzerinde gri bir gömlek ve onları tamamlayan gömlek askıları.. çok açık mavi bir pantolon ve siyah kemeri vardı. Kısa enselerine gelen saçları.. şey gibiydi alacakaranlıkdaki alice'in ilk filmdeki saçları gibi. Ayakkabıları mavi vans dı ve çorapları da renkliydi. Şapkasi ve o yüzükleri ince kemikli parmağında çok güzel duruyordu. Giyinmeyi çok iyi biliyordu, ben ise anlamazdım. Sıla'nın yanına yaklaşıp
"Giyim tarzın çok güzel" dedim.
Teşekkür edip gülümsemişti. Utandığını hissetmiştim. Deniz kenarında bir yere gitmeye karar vermiştik. Normalde deli gibi konuşan ben, şuan sesim soluğum çıkmıyordu. Garip bir his kapladı içimi, daha önce hiç hissetmediğim bir his. Deniz kenarına gittiğimiz de sıla'lardan biraz uzak oturdum ama duyabiliyordum. Kıyıdaki kayaların birine oturmuştum. O kadar garip bir şey hissediyordum ki ne konusmak istiyordum ne de düsünmek. Ayşe ve sıla yan yana oturmuş muhabbet ediyordu belli etmeden onları dinliyordum.
(Ayşe, Zilan'ın kuzeni)
Ayşe'nin sıla'ya sana bir kız ayarlayabilirim gibisinden bir şeyini duydum. Önce sırıttım ve beynimin içinde kendi kendime konuşmaya başlamıştım kız? Kız mı? Kızlardan mı hoşlanıyordu yani? Bir an içimi ürperti kapladı birini ayarlayacaktı..
Sıla'nın "Hayır ya" demesiyle içime su serpilmişti işte o an anladım ki bu kadın bir gün hayatımda çok önemli bir yer kaplayacaktı.
Ayşe'nin sesiyle irkildim ve hayal dünyamdan ayrıldım
"Bu gün de çok konuşkansınız ipek hanım"
Gülmüşlerdi, oda gülmüştü hemde benim hakkımda bir şeye. tebessüm edip önüme döndüm. Dilim tutuldu sanki, bilmiyorum.. eylül ve zilan'ın bağırışmasıyla kafamı onlara çevirdim
"Denize ayaklarımızı sokalım" dedi eylül. Zilan da onaylandı Sıla ile ikimizde istemedik suyu çok sevmezdim zaten. İkisi ayakkabilarını çıkarıp, paçalarını sıvayıp ayaklarını sokmuşlardı. Bir iki adım attılar ve durdular.
Eylül ve Zilan deniz de sigara içmek istediklerini söylediklerinde gülümsedim ve "salaklar" dedim
Eylül cebinden paketi çıkarıp iki sigara aldı ve paketi bana attı. Sıla'ya bir sigara uzatacaktım ancak kendi paketindeki sigarayı aldı içti. Üzülmüştüm. Bir sigara yaktım ve deli kızlarımı izlemeye başladım.
Bir süre sonra aleyna aradı hastaneden gelmişti oda yanımıza gelecekti. Acıkmıştık ve çok paramız yoktu. (Öğrenciyiz abi) en yakın ev bizimkisi olduğu icin bizim eve gidip yemeyi teklif ettim. Herkes onayladıktan sonra Aleyna'ya bizim evde beklemesini söyledim. Eve doğru giderken bir markete girdik. Patates, makarna, sprite ve sosis gibi bir şey almıştık. Spriteı Sıla taşıyordu. Bir bebek gibi sprite'ı sallıyordu ve gülüyordu. Gülüşü çok güzeldi. Eve geldiğimiz de Aleyna kızgın kızgın nerde kaldınız diyip duruyordu. Normalde olsa laf sallardım ona ama şuan pek de hiç bir şey umrumda değildi. Anneme poşetleri verdik o yemekleri yaparken biz de terastaydık. Fotoğraf çekilip, erik yiyorduk. Gözlerimi sıladan alamıyordum.. göz göze geldigimiz de kalbimin deli gibi attığını hissettim. önüme dönüp içimden "aptal ipek" diye geçirdim. Yemekler olmadan Aleyna ve Eylül'un kolundan tutup odama getirdim ve gülmeye başladım. Bir anda ciddi olup
"arkadaşlar, bu kız benim"
Eylül hemen atladı "Sıla mı?"
Eylül'ün kafasına vurdum
"Sus lan! Evet o"
![](https://img.wattpad.com/cover/250036372-288-k997150.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Thats ever been mine -GxG-
RomanceGüldün, güller açıldı penceremin demirlerinde. Ağladın, döküldü avuçlarıma inciler. . . Gerçekten yaşanmış bir hikayedir.