Adım Arda, Üzel ailesinin tek çocuğuyum. Annem ile birlikte İstanbul'un en kalabalık yerlerinden biri olan Kadıköyde yaşamaktayız.
Annem,benim için dünyadaki en değerli insandır. Mesleğinde kariyer yapmış bir doktordu. Beni mutlu etmek için elinden gelen herşeyi yapardı.
Babam, başarılı bir mühendisti. Ben 6 yaşında iken hayatını kaybetmişti. Onun ölümünden sonra hayatımda tamamlanamamış hatta tamamlanamayacak bir eksiklik vardı.
Babamın ölümünü fazla kişiye anlatmamıştım sadece en yakın arkadaşlarım Mete ve Deniz bilmekteydi.Deniz her zaman beni olumlu yönde motive ederdi.
Mete ise bu konu hakkında hiç yorum yapmazdı.
Deniz; siyah saçlı, yeşil gözlü, geniş omuzlu, uzun biriydi. Benim en samimi arkadaşım diyebiliriz.
Mete; kahverengi saçlı, kahverengi gözlü orta boylu biriydi. Mete hakkında hep bir olumsuzluk vardı aklımda, ancak bunun hiçbir zaman ne olduğunu anlamamıştım.
Aklımdaki bu karmaşık düşüncelerle annemin yanına gittim. "Merhaba kraliçem " diyerek yanağına bir öpücük kondurdum.
Annem gülerek öpücüğüme karşılık verdi ve "Açmısın ?" diye sordu. Tebessüm ederek "Hayır okula gidiyorum kraliçem" diyerek evden çıktım.
Okula vardığımda köşede Deniz'in kızlarla oturduğunu gördüm. Gülerek yanına gittim ve sırtına vurarak "Merhaba dostum " dedim. Bir anda afalladı ve gülerek "Merhaba dostum bizde kızlarla sohbet ediyorduk " dedi utanırcasına . "Ben sınıftayım" diyerek yavaş adımlarla sınıfın yolunu tuttum.
Yolda giderken çoğu yeni kızın geldiğini gördüm. Bir köşede ise geçen sene ki sevgilim Azra'yı gördüm. Beni hala seviyordu, bana aşık olan çıkma teklifi eden herkezi sıkıştırıp dövdürür veya uyarırdı.
Her zaman ona gününü gösterecek birinin olmasını istemiştim ama hiç böyle bir şey olmamıştı. Giderek daha fazla kıskançlaşıyordu.
Fakat son zamanlarda sadece beni gözlüyor, takip ediyordu. Farkındaydım ama belli etmiyordum. Ne yaptığını anlamaya çalışıyordum.
Bu durumu Deniz'de farketmişti 2 gün öncesinde beni takip ettiğini anlamış ve bilgi sahibi olmamı istemişti. Bu düşüncesini doğruladım ve ortak bir karar alarak kimseye bir söz etmeden sadece Azra'nın ne yapmaya çalıştığını anlamaktı kararımız.
Fakat bunu kimseye zarar vermeden yapmamız lazımdı. Buda bizim yapmakta zorlandığımız işlerden biriydi.
