It's not over yet / HunHan
Peki ihanetle sarsılan bir aşk tekrardan filizlenebilir miydi? Hiç sanmıyorum.
Peki ihanetle sarsılan bir aşk tekrardan filizlenebilir miydi? Hiç sanmıyorum.
"Kimin, kimi öldürdüğünü bilemeyiz ancak birilerinin seni öldürmek istediğine eminiz." dedi ifadesiz suratıyla öylece gözlerimin içine bakarken. "Üzgünüm Luhan. Şahit olduğun cinayetin sorumlusunu bulana kadar, yürüdüğün yol'da sana eşlik etmek zorundayım." Dudaklarımı aralayıp onu reddetmek istediğimde, aksini istem...
İhanetle sarsılan aşk tekrar filizlenmiş ve boyumu aşan bir ağaca dönüşmüştü. Ölümler, yaslar ve yaşananlar unutulmamış olsa bile tozlu raflara kaldırılmış, hayatın ipini bir ucundan dört elle yakalamayı bir şekilde başarmıştık. Çünkü Sehun vardı. Ve Sehun olmaya devam edecekti. Tıpkı ölümler ve yasların da olacağ...
Luhan sarı vosvos'uyla dünyayı gezmeyi planlayacak kadar uçuk, bu planı devreye sokamayacak kadar üşengeç bir genç adamdı. Üstelik okulunda patlak veren bir olayın, hayatına yeni bir heyecan, kalbine ise yeni bir deprem getireceğini bilmiyordu. Ama öğrendi. Kalbin de bir depremi olduğunu çok iyi öğrendi.
"𝐊𝐨𝐫𝐞 𝐇𝐚𝐧𝐞𝐝𝐚𝐧𝐥ığı'𝐧𝐝𝐚 𝐢𝐥𝐤 𝐤𝐞𝐳 𝐛𝐢𝐫 𝐩𝐫𝐞𝐧𝐬, 𝐛𝐢𝐫 𝐞𝐫𝐤𝐞ğ𝐞 𝐚şı𝐤 𝐨𝐥𝐝𝐮." •ℬ𝒾𝓇 𝒽𝓊𝓃𝒽𝒶𝓃 𝒽𝒾𝓀𝒶𝓎ℯ𝓈𝒾𝒹𝒾𝓇 • ©nemesis_t #fankurgu (3) -04.07.2020
Biri manhwaga olma uğruna tek başına sessiz sakin bir eve geçmeyi, diğeri ise her gün kapısına dayanan ayyaş ev sahibinden kurtulup kendi evinin sahibi olmayı hayal ediyordu. Lakin, ikisi de kendilerini dolandırarak aynı evi satan şerefsiz emlakçıyı hesaba katmamıştı.. ● ● ● EXOHunHanPLANET
"Bir ayın var." dedi sonunda konuştuğunda. Duruşunda sadece kendinden emin bir ifade yoktu. Duruşunda saf bir güç vardı. "Kendini kanıtlaman için tam bir ayın var ve hazırlan. Elemeler sadece senin için değil, herkes için cehennem olacak. Eğer bu bir ay içinde elenen 190 askerin içinde olmazsan, seni önümüzdeki beş y...
Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü. Hem akıl çağıydı, hem cahillik. İnanç devriydi. İnandıkları şey ise dönemin yeni Kral'ı Luhan'dı. Galaksinin, Batı Samanyolu'nun bir ucunda, haritası bile çıkarılmamış ücra bir köşede gözlerden uzak, küçük sarı bir gezegen vardı. Kış hiç gelmez, yağmur hiç yağmaz ve ba...
" 𝑳𝒖𝒉𝒂𝒏 𝒕𝒂𝒓𝒊𝒉 𝒌𝒊𝒕𝒂𝒃ı𝒏𝒅𝒂𝒌𝒊 𝒌𝒓𝒂𝒍𝒂 𝒂𝒔̧ı𝒌 𝒐𝒍𝒎𝒖𝒔̧𝒕𝒖. " Bir hunhan hikayesidir. 《@nemesis_t》
Luhan, tanınmış bir İnstagram fenomeniydi. Yüzbaşı Oh Sehun ile tanıştığında, hayatı hiç olmadığı kadar hareketlendi.
"sonra da sehun ile tanışmıştım işte. çocuk aklı olsa gerek, onda yıldızlar güneşler ve dünyalar görmüştüm. asla belli edememiştim ama o, şarkı gibiydi. resim, heykel ya da şiir gibi. seneler sonra bile karşınıza çıktığında 'oh.. bunu biliyorum.' dediğiniz türdendi. ben onu unuttukça daha çok hatırlıyordum."
Sehun, siyah severdi. Hayır, her şeyi siyah değildi. En azından saçları siyah değildi. Kısacası Sehun'du işte. Pek renk sevmezdi hayatında. Ta ki, o gelene kadar. Luhan, renkliydi. Evet, her şeyi renkliydi. Saçları bile. Kısacası Luhan'dı işte. Siyah ve beyazı renkten saymazdı. İstemezdi hayatında. Ta ki, ona gidene...
"Kendimi bir renk olarak tanımlamamı istiyorlar. Şeffaf diyorum. Doğrusunu söylemek gerekirse herhangi bir renge sahip değilim. Gökkuşağının önüne geçersem, rengarenk olurum. Aynaya bakarsam eğer, karartılırım. Bu yüzden şeffafım ben. Kim olduğumu öğrenebilmen için, önce rengimi bulman gerekir."
O'nun gözlerinin içine baktığımda gördüğüm tek şey, asık suratlı bir masal kahramanıydı ve dudaklarındaki tebessüm olabilmek için koşulsuz bir istek duyuyordum.