YARA (+18)
"Söylesene Yaren! Ablan, müstakbel kocasıyla seviştiğini öğrense ne yapar sana?"
" Öp beni. " " Ne ? " " Duydun öp işte hemen. " dedim gözlerimi dudaklarına çevirerek. " Şu an mı ? " " Yok başka bi an. Ya seni bana parayla mi verdiler acaba ya ? Gerçi seni parayla da almam ama hırsız şey.. hadi uzatma da öp. " " Öpmek.. " " He ya hadi. " dudaklarımı öne doğru büzdüm. " Öpmek bak ama şöyle...
Babası tarafından geneleve satılmak istenen bir kızın ve onu kurtaran adamın Tutkulu Aşkı...
Holding sahibi bi adamın küçükken ona el uzatan bi kıza aşık olmasıyla hikaye başlar...
Dudakları bir boşlukta dudaklarımla birleştiğinde, bedenimi yükseltip ona tıpkı onun gibi karşılık verdim. Öpüşmek güzeldi, unutturuyordu bir şeyleri. Tutuşmuş dudaklarımızın kör bağını çözen o olduğunda, geri çekilip yeniden, karanlığın ortasında ışıldayan gözlerimin içine baktı. "Tüm bunları yarın sabah unutacaksın...
Zorlukla doğan bi aşk bu gece benimle yatıcaksın ne diyosun sen seninle falan yatmiycam cok biriyle yatmak istiyosan git kendi sürtüklerinle yat ben sürtük değilim Öylemi küçük hanım
''VAZGEÇMEM SENDEN'' "Hamile halinle yanında beş kuruş para olmadan sokaklarda mı kalacaktın yani " "Yine söylüyorum Tuna bey bu sizi ilgilendirmez tamam anlıyorum bir anlık acımayla bana o sözleri " "Acımayla mı " diye bağırdı. "Sana acıdığımı sanıyorsun Burçin. Sana acıdığım için evlenelim demedim. Sana acı...
Başımı yerden kaldırıp kalbimi kıranlara kırıldığımı göstermeyecektim, güçlü ol dedim kendime güçlü ol. Yüzümdeki sahte gülümseyle "hayırlı olsun abi" dedim. Bundan sonra ne denebilirdi ki? O artık benim için, "abi" olacaktı, olmak zorundaydı. Benim karşıma elinden tuttuğu kızla geldikten sonra başka ne olabilirdi ki...