"Belki de düşündüğün kadar aptal değilimdir." dedi Hermione gözlerini kısarak. Draco ulurcasına güldü. "Kimse senin aptal olduğunu düşünmüyor, Hermione." dedi genç kıza bir adım daha yaklaşarak. Bu ani adım karşısında Hermione'nin kalbi teklemişti. "Aptal olduğumu az önce söyleyen sendin." "Hayır, hayır," dedi Draco...
Hiç beklemediğiniz kişiler; birlikte olacak, hiç beklemediğiniz olaylar anında ortaya çıkacak! Peki ya size sorayım, "Dostluk mu Aşk mı?" "Kalbimize engel olamamıştık işte." Bu hikaye 6 Aralık 2014'da yayımlanmaya başlamıştır. ~
İsabella White namı diğer Bella normal değildi. Bir cadıydı. Küçüklüğünde onları terk eden babasının ardından başka bir adamla evlenen annesi ve evlendiği adamdan dünyaya gelen küçük kardeşiyle İsabella'nın hayatı gayet iyi gidiyordu. Onları çok seven iki ebeveyni, kardeş gibi sevdiği arkadaşı, küçük erkek kardeşi... ...
Hogwarts... Bilirsiniz cadılık ve büyücülük okulu. Dışarıdan bakıldığında oldukça masum görünüyor öyle değil mi? Şimdi biraz derinlere inelim... Bu hikayeyi bir facebook sitesinde okumuştum. Yazarı lotrhead'dir.
Nefretle nefes alıp verirken içinde ki sinirin damarlarında yoğunlaştığını hissediyordu. "Yalancı." diye fısıldadı kendine yakışmayan bir şekilde. "Yalan söyledin." diye tekrar etti. Asasını tutan eli gözle görülür derecede titriyordu. Karşısında ki gri gözlerin sahibi, ilk kez söyleyecek bir şey bulamıyormuş gibiydi.
Tom Riddle yok olduktan sonra, arkasında kaybedişine dair çok büyük izler bıraktı. Hogwarts'ın yıkıntıları arasında yeni, yepyeni şeyler doğuyordu. /Dramione Fanfiction/ @Tüm hakları saklıdır. 10.05.2015
Feltson hakkında bilmedikleriniz, röportajlar ve daha fazlası. Bu kitap Feltson'ı tanıtmak amaçlıdır.
Yeni yılına başlayan Hermione Draco'ya karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Peki ya Draco. O da Hermione 'yi sever mi? Karanlık işler ve Savaş sırasında birbirlerine duygularını söyleyebilecekler mi?
Hermione ronu gördüğünde yanındaki kıza bakmadı bile sadece ağlamak geçiyordu içinden ama bunu yapmayacaktı o güçlü bir kızdı dayanabilirdi planını uygulayıp onu geri kazanabilirdi... Tabi Draco nun onun için başka planları yoksa...
Bir iddia sonucu iki aşığın başına gelenler. Hermione ve Draco. Birbirlerine ne kadar dayanabilirler ya da ne kadar birbirlerini sevdiklerini saklayabilirler.
Draco Malfoy,aşkını yıllarca içinde yaşamış hüzüntüsünü en yakın arkadaşı Pansy'e bile nadiren anlatmıştır.Fakat artık işler değişiyor,Karanlık Lord döndü ve Hogwarts artık eskisi gibi olmayacaktır.
Yanlış olduğunu bile bile onunla böyle bir işe kalkışmak, beni ne kadar akıllı yapardı?
Draco Malfoy, yıllar önce kaybetmiş olduğu en yakın 'arkadaşını' tekrar karşısında gördüğünde hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını tahmin edebiliyordu.
Lucius Malfoy, oğluna fısıldadı. " Hadi Draco, kızı bize ver. " Oğlu ise, babasının dediğine kahkaha atarak yanıt vermişti bile. Lucius Malfoy sinirden kızardı. " Bir seçim yapman gerek, Draco Malfoy. Büyük bir zenginlik, Lord'umuzun yanında bir ünvan, hayal edemeyeceğin kadar şeye şu bulanığı seçmezsin herhalde...
Hikayelere hep Harry'nin gözünden baktık... Biraz da Draco'nun gözünden bakalım.
Gerçekte kim olduğumu kimsenin bilmesine gerek yok. Saklamam gereken şeyler var.Ailem,soyadım veya nereden geldiğim... Hiçbirini bilmemesi gereken kişiler var.Ama o kişilerin başında her zaman koruduğum kardeşim Draco Malfoy var. Beni hiçbir zaman bilmeyecek. Ben Linda Lindsay. Malfoyların,kimsenin haberi olmayan biri...
Genç adam biraz kafasını toplayınca genç kıza baktı. Sanki ilk defa görüyordu genç kızı. Savaşın Aslarından biri. Altın Üçlü’nün dayanağı. Lordun en çok nefret ettiği ama zekasına saygı duyduğu kız. Savaş başlar başlamaz ölüm emrini ilk alacak insan. Ama bu kız her şeyi göze alarak hayata gülmüyor muydu? Ölüme bile bi...
Bu hikaye bir facebook sitesinden alıntıdır.Yazardan izinlidir.Gerçek yazar @AnnabethLily 'dir.
Hermione, Gryffindor prensesi,altın üçlünün beyni... Yaşamına, beynine ve kalbinin en derinliklerinde saklı olan Slytherin prensine olan duygularına adanmış bir hikaye... (Dramione Fan-Fic)
Draco ve Hermione yıllardır birbirlerine düşmanlardı. Ne olduysa bu son yıl olmuştu. Birbirlerini artık düşman olarak görmüyorlardı. Her şey onlar için daha farklıydı artık. Çevrelerindeki insanlar onların bu durumuna ne diyecekti ? Şüphesiz hepsi bu durumdan nefret edecekti. Düşman olan Slytherin'ler ve Gryffindor'l...
'Senden ne kadar nefret ettiğimi söylemişmiydim?' Draco sırıtmıştı, Hermionenin ne demek istediğini çok iyi anlamıştı, genç kadının bel boşluğuna elerini koyarak 'Sık sık' diye cevap verdi. Hermione ise genç adamın dudağına sade bi öpüçük kondurduktan sonra 'Dahada nefret etmeye başladım'
"Seni seviyorum" dedi bana son kez bakarak ama sadece yürüdüm, öylece arkama bakmadan. Çünkü onun bana hüzün ile bakan gri gözlerini görürsem dayanamazdım. İlk döndüğüm dönemeçten sonra yere yığıldım. Dizlerim kanıyordu ama en önemlisi kalbim acıyordu. Ağlıyordum ama ağlamamalıydım artık onun için ağlamıyacaktım. Ben...
