VİSÂL
"Zira Beyefendi... Vuslatın vedasındaki o kutsal görevi icra ediyordu, gidişiniz."
Kızıl rüzgârın sesini duy, ey yar, Bak! Sana sesleniyor. Bir türkü söylüyor senin için Dur! Gitme, diyor; Senin için söylüyor, yağmur, yar. Sana, senin için söylüyor... Hep onu hatırlıyor Sonbaharın yağmurunu. Sonbaharın yaprağını okşuyor. Senin için söylüyor, Hep, senin için okuyor.
Veda etmek. Zordu hep. Acıydı, hüzündü veda. Tıpkı dikenli bir tel misali batardı keder dolu hissiz yüreklere. Oluk oluk kanatırdı deşip geçtiği yeri gözünü bile kırpmadan acımasızca. Merhameti yoktu karanlığın. Acıması yok, hisleri yoktu. "İşte gidiyorum efulim. Hiçbir şey almadan senin bana armağan ettiğin tüm güze...