death smells like blue velvet
Harry artık ölümün nasıl koktuğunu biliyordu. Ölüm,mavi kadife gibi kokuyordu.
Completed
-
-
the raven
Yıldızlı gecelerde gördüm seni. Beni acımasızca öptün. Dudakların büyülü bir dünyaydı, gökyüzün mücevherlerle asılıydı.
Completed -
A little piece of heaven....or hell?
Bu harflerin asıl kahramanı,cennetten kovulup dünyaya düşen bir melek değildir. Asıl kahraman,dünyaya tırmanan bir şeytandır. Okuduğunuz her şeyin birbiriyle alakası olmakla birlikte,hiçbiri tesadüfi değildir.
-
bir kadeh daha.
Saat gecenin bilmem kaçıydı. Başka bir yerde olsak duvar dibinden yürümeye cesaretimiz bile olmazdı ama bizim mahalleydi burası işte. Rıfat Abi'nin pencere kenarına kurduğu çilingir sofrasının dört sandalyesinden birinde oturuyordum. Parmaklarımın arasında duran sigaradan son bir nefes çekmeyi düşünüyordum ve o son ne...
-
snapshot / ashton irwin (türkçe)
Pekala, çocuklar. Final projenizin bugünden itibaren bir ay içerisinde bitmesi gerekiyor. Sizden bulabildiğiniz en güzel şeyin resmini çekmenizi istiyorum. I got permission from @luketivity, thank you!
Completed -
pastel swans [translation]
mükemmellik bir ulusun hastalığıdır. |orjinali archaism'e ait olan hikayenin çevirisidir.|
-
Edith Piaf : La Vie En Rose
Edith Piaf yaşadığı zamanın Fransa'sında en sevilen sanatçılardan birisidir. Ve Onun hayatında yaşananlar, olup bitenlerin herkes tarafından bilinmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Umarım bu hikaye, biraz da olsa onu tanıtmaya yardımcı olur.