Lise İneği Günlükleri
Lisenin inek ve ezik olarak bilinen kızı, nasıl olurda bir anda popüler bir kıza dönüşebilir? Bizde bunu merak ediyoruz işte. En iyisi okuyup öğrenelim.
Lisenin inek ve ezik olarak bilinen kızı, nasıl olurda bir anda popüler bir kıza dönüşebilir? Bizde bunu merak ediyoruz işte. En iyisi okuyup öğrenelim.
"Geçmişin izleri yüzünden sevgiye ve aşka inanmayan bir adamla en büyük hayali gerçek bir aşk yaşamak olan genç bir kızın,sırlarla dolu hikâyesi.'' Melisa, 17 yaşında bir lise öğrencisidir. Zorluğa dair hiçbir şey bilmeyen, bu yaşına dek el bebek gül bebek büyütülen, içinde kötülüğe dair hiçbir şey olmayan Melisa'nın...
Aşık olmaktan bu kadar çok korkarken, bir o kadar da yakın olabilir miydi? Kim bilir? Belki de aşktan korkmasının bir sebebi vardır. Keşke kimse söylemeseydi ölüm diye bir şey olduğunu. Belki o zaman her şey toz pembe olabilirdi. Küçük bir çocuk bilmez... Ölüm diye bir şey olduğunu. Ama üzgünüm... Artık büyüdük...
Lise kavğalarının devamıdır.(İnsan bazen elindekinin farkına varmaz.Değerini bilemez ve zamanla onlardan uzaklaşır.Sonra bir bakmışsın yanında kimse kalmamış. Koskocaman Dünya'da sadece sen varsın....)
EPSİLON YAYINLARI ARACILIĞIYLA KİTAP OLDU. KİTAPLIĞINIZDA BULUNMASI DİLEĞİYLE <3 "Bizim bir hikayemiz yok" diye geçistirdim. "Sen, seni yakıp kül edecek bir aşk istiyorsun Masal. Normal tanışmalarda gözün yok. 'Seni seviyorum'ları önemsemiyorsun aslında. Herkesin bil...
Arkadaşlıklar, aşk, aile, okul... Hayatınızda her şey mükemmelken, elinizdekilerin farkına tam olarak varamazsınız... On yedi yaşındaki Güneş, anne babasını ve küçük kardeşini kaybettikten sonra, yaşadığı acıların ardından hayatına devam etmek istiyordu. Güçlü olmak zorundaydı. Eski okulundan işlemediği bir suç yü...
Annem ve babam, bana karşı hiçbir zaman, o sevgi dolu ve ilgili anne babalar gibi olmadılar.O yüzden ben de küçüklüğümden beri kendimi, rengârenk hayaller kurarak mutlu etmeyi öğrendim.En sevdiğim hayalin rengi ise beyazdı.Beyaz bir gelinlik... Beyaz, mutluluğun, aşkın ve bir gün kendi yuvamı kurabileceğimin müjdecisi...
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim...
Sinirle soluyup "Gerçekten sana aşık olduğumu mu sanıyorsun Rüzgar Türkmen!" diye bağırdım. "Evet öyle" diyip alayla sırıttı. "Senin gibi bir piç kurusuna aşık olacağımı mı sandın hah komikmiş!" Kulağıma doğru eğildi.Burnunu boynuma değdirdi.Nefes alış verişini tenimde hissedebiliyordum. Bana böyle yaklaşması tenimde...
"Ben uzun zamandır hiçbir şeyden emin olamıyorum. Bir sabah kalkıyorum, yaşamak istemediğimi düşünüyorum. Hayatta kaybettiklerin kazandıklarından fazlaysa yaşamanın ne anlamı var ki? En son ne zaman bir şeyi kazandığımı, en son ne zaman mutlu olduğumu hatırlamaya çalıştığım anda da..." derken gözlerim yine dolmuştu. "...