schizophrenia | luke hemmings | türkçe çeviri
"luke, gerçekten buradasın, değil mi?" "elbette buradayım, neden olmayayım?" ©parahmore
"luke, gerçekten buradasın, değil mi?" "elbette buradayım, neden olmayayım?" ©parahmore
Onun gri kaldırımda oturup sigara içmesini bekleyen küçük kızdım ben. Bakışları bana döndüğünde 'Acaba ne için kızacak?' diye kendini korkutan Ufaklıktım ben. Gülümsediğinde ona hayran olan, onun güzelliğinden canı yanan biriydim ben. Bana sarıldığında bulutların üzerinde uçan onun Küçüğüydüm ben. Ben Su Yıldırım...
Hayat iki kirpik arasında acılı bir mesafe. Bazıları bu yolun sonunda çeker acıyı, bazıları doğarken, bazıları hiç çekmez, bazıları onunla yaşar... Eylül kurtulamadı vedanın olduğu bir dünyada acılı sonlardan. Korkusuz yürür bazıları bu yollarda; koşulsuz, şartsız. Yağız koştu her kötü sonun peşinden onu da içindeki f...
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim...