ACI VERSEDE
insan değişebilirmi...bilmiyorum ama insanın herşeyini kaybedince ölümüde öldürmeyide kabul edeceğini biliyorum. İnsan kararsızdır,kararsızlık tehlikeye insan tehlikelidir,tehlike ölüme ölüm ise...İNSANDIR
insan değişebilirmi...bilmiyorum ama insanın herşeyini kaybedince ölümüde öldürmeyide kabul edeceğini biliyorum. İnsan kararsızdır,kararsızlık tehlikeye insan tehlikelidir,tehlike ölüme ölüm ise...İNSANDIR
Sonra gece üstümü örttü, yıldızlı gece göğüne benzeyen gözlerine bakmaya fırsat bulamadan.
Hiç bu kadar aşağılanmamıştım. Kendinizi yüzüstü bırakılmış gibi hissedersiniz ya öyle bir durumdayım. Şimdi aşık mı oluyorum ben bu pisliğe, amacı ne ki bu garip adamın.
Hayatını dövüşmeye adamış umursamaz bir serseri... Yorgun bir kız... Araftaysan eğer cehennem bile güzel gelir... Vur ya da öl.... Sev ya da kaybet...
Gece boyu izledim; Çadıra düşen gölgesini. Peçesini indirişini, Sigarayı yakışını.. Üfleyişini geceye.. Yer yer çadıra dönüp bakışını.. Nefes alıp verişini.. Gözlerinde hiç korku yoktu, deli cesareti okunuyordu yüzünün her köşesinden. Büyük kalabalıklarda dahi kaybolmayacak bir güce sahipti. Herkese göz gezdirirdiniz...
Yıllar boyunca geceleri evine gelip, kendisini izleyen o adamdan kaçan Sahra sonunda gerçekleşlerle yüz yüze geldi. Tek hatası, eski sevgililerine benzeyen kadınları saplantı haline getiren adamla aynı barda olmaktı. Adamın sınırları yoktu, kadının ise kaybedecek çok şeyi vardı. Sahra şanslıydı, onu kurtaracak olan ad...
Arızanın ta kendisi olan adam DOĞU ÜZEYİROĞLU! Ne çok iyi ne çok kötü. Onu acımasızlaştıransa kardeşinin bir başka kıza ondan habersiz nakil edilen kalbi. Batu'nun kalbini geri almaya ant içtiği günlerin azabını ise yaşam çiçeği yeni oksijen almış İnanç Gürmen çekecekti. Sessizliğin içinden doğmuş Ekinezya. Bütün...
Kurşun kalem tozu, onun siluet’inin kenarlarına serpiştirilmişti. Karan’ın tasması Gece’nin boynuna acımasızca geçirilmişti. Karan’ın köpeği çoktan Gece’nin derisine dişlerini saplamıştı. Karan’ın yılanı Gece’nin tüm benliğine zehrini akıtmıştı. O artık Karan’ın kölesiydi. Belki de hayat, Gece’nin kafasına en korkunç...
Umarım seversiniz. Ben severek yazdım. Okuyan herkese( tabi olursa :D) şimdiden teşekkürler.. ♤♧♤♧♤♧♤♧♤♧ İlk öpücüğümün , ilk aşkımın hep nasıl olacağını düşünmüştüm. Ama asla beni tutsak eden adama aşık olacağım aklıma gelmezdi. Evet ben bir tutsağım ve her geçen gün ona daha da aşık oluyorum.
Korkuyordu muydum ? hem de İliklerime kadar .koşmaktan bacaklarım agrımış nefes Alış verişim sıklaşmıştı. Dayanacak gücüm kalmamıştı yapabildiğim tek şey içimden Allah'a yalvarmaktı .. Ayak sesleri gittikçe yakınlastığında kalbim deli gibi atmaya başladı . " Dilşah" ismim ağzından yüzüme tükürürcesine çıktı. " ö-ö...
On yaşında yurtdışına giden azem yıllar sonra tekrar gelir. Küçüklüğünde sürekli dövdüğü üvey kız kardeşine tutulur. Gerçekte hiçbir kan bağı olmayan azem ve denizin hikayesi azemin eve gelmesi ile başlar. " Ben seni asla sevemem sadece canını yakarım."
Selin'in karnesini alıp eve gitmesiyle başlar herşey.Bir anda hayatı tamamen değişiverir yeni dostluklar ve yeni hayatında ki soğuk sadist çocukla başı beladan kurtulmaz. "İşime karışma sarışın."bir anda beni iteklediğinde yere kapaklandım.Hışımla yerden kalkıp elini ısırmam bir oldu.Çocuğa bakamadan Burağı çekiştirip...
Acının ta kendisiydi. Kanattı, yaraladı. Duruluğunu ellerinden aldı. Peki sevgili miniği acılarının elinden sağ çıkabilir miydi?
Dominant köle ilişkisi ASLA yoktur. Kitap isminden öyle anlaşılabilir. Hepimizin içinde birer şeytan uyukluyor. Kimisininki uyanık, kimisinin ki de uyumaya devam ediyor. Şeytan gözlerini açtığı anda avuçlarına düşüyoruz, o avuçtan çıkmak için ona itaat ediyoruz.. "Avuçlarının arasında olduğum şeytan kaburgalarımın i...
TÜM HAKLARI SAKLIDIR © "Ölüm, bedenin uykusu ruhun özgürlüğüdür. " ------ İçlerinde vuku bulan duygular arasında ezilip giden hayaller ve onların bi çare, mahçup ve mahzun olan mazlum dostları... Acı, kaybetme ve olgunluk arasında, acımasız hayatın bataklık misali içine çektiği dünyanın ortasında ayakta durmaya; düşme...
İntikam almak isteyen bir insan sınırları ne kadar zorlayabilir? Her şeyini kaybeden bir insanın artık durma sınırı var mıdır? Peki bu işin içine masum bir kız ve diğerleri girerse?Sonuç ne olur? *** Herkes kendi içinde oyunlar peşindeydi. Kimi cesaretinin kurbanı olacaktı kimi ise aptallığının. Bu oyun herkesten bir...
Serseri#1 Sen ki; maviliğinden arınıp siyaha bulanmışsın. Tüm bekleyişlerin arkasındaki bir tükeniş. Ve sen ki; haramına bulaşıp kaybolmak istediğim, aşkına kanıp yanmak için beklediğim, bir aşkın yasak halisin. Ve sen; küçük bir kızın büyük hayallerisin. Hiç gerçekleşmeyeceğini bildiği ama hep gerçekleştirmek istediğ...
Yabancı şarkıları söyleyemiyor ve sözlerini okuyamıyorsan bu kitap tam sana göre!
Kanı bitene kadar içti dudaklarımı. Kanım bitene kadar içtim dudaklarını. Omuzlarından göğsüne doğru inen avuç içlerim tenindeki yaraların kabarıklıklarına çarpıyor, parmak uçlarımdan bir zehir gibi akarak zihnimin içine sızıp canımı yakıyordu. Güney dudaklarımızı ayırdığı an belimdeki elini gevşetti fakat beni bırak...
Viktor Stanislav. Adının telaffuz edilmesi dahi iri cüsseli dolgun cüzdanlı adamların boynunu önüne eğmesi demekti. Pis işerin ve kanlı , karanlık dünyanın Papa'sı, imparatoru, Çar'ı. İstediğine ulaşabilmek için Anton Romanov'un da boyun eğmesini bekledi. Zamanı gelmişti artık. Kumar masasından en paha biçilmez armağa...
Yeni kitap yayınlayıp nasıl okumasını yükseleceğim diye düşünüyorsanız, karşılıklı okuma, yorum, vote bölümüne yorum atabilirsiniz. 🖤 Ben etrafımdaki insanlara zorla sevdiğim hikayeleri okutup, filmleri, dizileri izlerim onlarla birlikte paylaşmak isterim, tartışmak falan. Şimdi sıra sizde deyip bu yazıyı yazmak is...
#Wattys2016 Koleksiyoncu Edisyonu Kazananlarından birisiyiz! Hiçbir şey tesadüf olmadığı gibi bundan sonra yaşayacaklarıda tesadüf değildi. İzmir onun dönüm noktasıydı. Aşkını, sevdasını, kaybettiklerini bulduğu şehirdi. Hayatı asıl bundan sonra başlıyordu ve o kendi hayat hikâyesine yön veriyordu... Kendi elleriyle...
İntikam uğruna kaçırılmış genç bir İngiliz Leydisi, kalbi buzla kaplanmış İskoç bir adam...Sonsuz nefretten aşk doğacak mıydı peki?
Nefretin iliklere kadar ulaştığı yere, itiraz etmeden yürüyordu. "Ölmemi neden bu kadar çok istiyorsun? Ben sana hiçbir şey yapmamışken?" dedi. Gözleri buğulanmış korkudan titriyordu. "Basit." diye yanıtladı. Acımasızca bakan gözleri ona takılı kalmıştı. Genç kızın üzerine yürümeye başladığında kapattığı sandığ...