GÜNIŞIĞI (AŞK-I VİRAN)
Eleana ve Mehmet, İmkansız bir aşkın ve imkansız zamanların masalı.
Kerem genç kızın boynunu koklayıp usulca fısıldadı "Bana öyle sıkı sarıl ki..." Gizem genç adama sıkıca sarılıp, yarım kalan cümleyi tamamladı "Kokun üstümde kalsın." İki gencin gözleri buluştuğunda tüm dünyanın sesleri susmuştu ve sadece bakışları söylüyordu aşkın şarkısını. Ne dudakları birleşti, ne bakışları birbir...
📍Kitap olduğu için sadece ilk 5 bölüm yayımdadır...📍 ''Ölüm bizi ayırana dek Sude'm, sana yemin olsun ki asla bırakmam seni! Asla hayatından çıkmayacağım Sude'm. Bir gün ölürsem bile hep bir şekilde seninle olacağım, bedenim olmasa bile sana aşık ruhum hep yakınlarında olacak. Çünkü bedenler kaybolsa bile ruhlar bir...
Yokluğun, hiçliğin ve varoluşun başlangıcı o andı sanki. Belki kısa bir andı ama bana yaradılıştan beri bu anı bekliyormuşum gibi hissetirmişti. Kendimi paralel evrene geçmiş bu dünyadan soyutlanmış gibi hissediyordum. Koyulaşan yeşil gözlerindeki ateş beni bile yakıyordu. Ellerim titremeye ayaklarım boşalmaya başlamı...
Cemre... O hep ateşe yürüyordu. Ateş'e... Ateş... Ateş ise hep başa sarıyordu. En başa... Cemre korkuyordu, Ateş'te yanıp köze dönmekten... Ateş ise alazlanıyor ve alazlıyordu aşkıyla. Bildiği tek şey buydu. Elinden ne daha azı ne daha fazlası geliyordu. Cemre ise her defasında aynı ateşte harlanmaktan geri durmuyord...