Bir evliliği ayakta tutan yegâne güç; adamın sevdası, kadının bu sevdaya sarılışıdır. Mutluluğun formülü birbirine sevmekte saklıdır. Bu formülü bozacak günler Eroğlu konağının kapısını çalıp içeri buyur edilir. Bebek hasretinin tutulduğu konakta KUMA rüzgârı eserken kaosa doğru sürükleyen fırtınaya iki kadın, bir ada...
Yeni gittikleri okulda birbirlerinden destek alan üç tane mafya kız... Okulun gözdeleri üç tane mafya öğretmen... Zaman zaman mutlu kızgın heyecanlı dakikalar geçirseler de öğretmen dedikeri kişilerin mafya oluşu ve aslında babalarının düşmanı mafya öğretmenler... Simdi sıra kendini göstermekte. Neden öğretmenler? İşt...
Sizden bir bebek isteniyor... Hem de 12 yaş sizden büyük bir adamdan... Cevabınız her ne olursa olsun hayatınız yokuşa hızlı adımlarla düşmeğe başlayacak... Soru basit... Yanıtlaması.... ZOR... Ya kendi hayatınızdan vazgeçecek.... Ya da canınızdan çok sevdiğiniz babanızın... Ama sorun soruda değildi. Soruyu olumlu...
"Özür dilerim." "Dileme.Ben özür diliyor muyum? Sana köpek gibi aşık olduğum için senden özür diliyor muyum?" *** O benim öğretmenimdi, bana nasıl güzel sevilir o öğretti.
Annem ve babam, bana karşı hiçbir zaman, o sevgi dolu ve ilgili anne babalar gibi olmadılar.O yüzden ben de küçüklüğümden beri kendimi, rengârenk hayaller kurarak mutlu etmeyi öğrendim.En sevdiğim hayalin rengi ise beyazdı.Beyaz bir gelinlik... Beyaz, mutluluğun, aşkın ve bir gün kendi yuvamı kurabileceğimin müjdecisi...
Babasının biricik bebeği, dans okulunun yıldızı Asya, birden bire değişen hayatının çıkmaz yollarında sürüklenmeye başlamıştı bile. Aşiret ağasının Doktor oğlu Yağız Doğansel tarafından kaçırıldığında bu oyunun bitmesi için bu kez hayatın acımasız kurallarıyla dans edecekti. Belki de hayatının aşk dansı olacaktı bu d...
Ekin'in hayatını masallarla birlikte baştan yazması...* Can'ın ilginç hikayesi...* Siyahın en güzel tonu Füme...* #Wattys2016
"Neden peşimi bırakmıyorsun?" Soruma şaşırmış gibiydi.Bir süre düşündü "Bence söylemenin tam sırası" Dedim önünde dikilirken.Yorulmuştum. Yanıma yaklaştı ve kulağıma eğilip "Seni karanlığıma çağırmıyorum küçüğüm,çünkü zaten artık karanlığımın bir parçasısın"
Beni zorla evimden alıp. Sıra dışı varlıkların olduğu bir şehre getirdiler. Işte burda her şey tuhaf olacaktı belki AŞK? ARKADAŞLIK? SAVAŞ? INTIKAM? KORKU? Ben 17 yaşında güçlerini kullanamayan insan dışı varlığım. Onu her görüşümde kalbim tekliyor. Belkide ismini adlandıramadığım bir şey. Arkadaşlar kitap konusu çok...
