LUNA
Uzay, hayatımda unutamayacağım tek kişiydi. Kaymayacak olan yıldızım, asla tutamayacağım dileğimdi. Uzay, anlaşılması zordu ama sevilmesi en kolay kişiydi. O, Uzay'dı. Ben ise; uzay boşluğunda sürüklenen değersiz bir taştım.
Uzay, hayatımda unutamayacağım tek kişiydi. Kaymayacak olan yıldızım, asla tutamayacağım dileğimdi. Uzay, anlaşılması zordu ama sevilmesi en kolay kişiydi. O, Uzay'dı. Ben ise; uzay boşluğunda sürüklenen değersiz bir taştım.
Öğrendiğim şeylerden biri daha, hiçbir şey sonsuza kadar iyi ya da sonsuza kadar kötü devam etmez. * Görüşüm sadece saniyeler sürse de aynı on numara gibi nefes nefese kalmıştım. O çoktan maçına geri dönüp tüm yeteneklerini konuşturmaya devam ediyordu. Elime kadar uzanan badimin kolunu sıvadığımda tam tahmin ettiğim...
Nazlı için hayat oldukça basitti. Bir kimliği vardı; aynada yansıması, dağınık ailesi, düzenli odası ve arkasında da kocaman yalnızlığı. Bir de Batuhan Ezgir vardı. Batuhan hepsinden daha karmaşıktı. ❆ 31.08.17
"Lokum gibi adamsın,fıstık gibi sözlün var,benimle neden muhattap oluyorsun?" "Çünkü fıstıklı lokum sevmem." ©23042015 Tüm hakları saklıdır.
''Ben 14 yaşındayken 17 yaşında bir çocuğa aşıktım, 21 yaşındayken 17 yaşında bir çocuğa aşıktım şimdi 44 yaşındayım ve hala 17 yaşında bir çocuğa aşığım..'' ''Sanki onu yıllardır tanıyor gibiyim. Daha önce buraya gelmiş gibiyim. Bugün tarif edilemez bir hüzün var içimde...''
"Kaşınıyorsun kızıl!!" "Kaşısana" "Benim kaşımam kimseninkine benzemez izi kalır haberin olsun!" Söylediklerinden etkilenmezken gözlerinin en derinine baktım.Karanlıktı..İçinde kaybolacak kadar boşluğa sürüklerdi seni.Rengi yeşil olsa bile arkası karanlık,koca bir boşluk gibiydi. "İzi kalanından istiyorumdur belki.." ...
Onu sevmek, yer çekimi gibiydi. Kendimi bıraktığım anda olacak bir şey. Nefes almak gibiydi. Onu nasıl sevmeyebilirdim? Bu imkansızdı. Ve o an kendimi bıraktım. Bu hissin güzelliğine. Doğallığına. Kalbimi yakışına, bıraktım. Bir saniyeliğine beynimde yeşil gözleri belirdi. Ve narin ellerinin, benim büyük ellerime nası...
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan al...
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir ye...