KUMA (Tamamlandı)
Her zamanki gibi güneş yine en tepesindeydi Mardin'in. Işık saçıyordu her bir evin tepesine içindeki karanlık hayatları bilmeden. Şilan'da açmıstı gökyüzü gibi gözlerini o sabaha karanlık günlerin yaklaştığını bilmeden.
Her zamanki gibi güneş yine en tepesindeydi Mardin'in. Işık saçıyordu her bir evin tepesine içindeki karanlık hayatları bilmeden. Şilan'da açmıstı gökyüzü gibi gözlerini o sabaha karanlık günlerin yaklaştığını bilmeden.
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi. 🔥 Yayı...
Babası onu terk ettiğinde küçük bir kız çocuğuydu. Annesi öldüğündeyse henüz büyüyememişti. Ona arkadaşlık etmek için yanında bir tek dedesi vardı, o da sevgi konusunda eli çok sıkı bir adamdı. O zor da olsa kendi kendini büyüttü; sonra pahalı ayakkabılı bir adamın ayak ucuna düştü. - @askilav
"Bilseydin de bir şey değişmeyecekti!" dediğimde ikimiz de sustuk. Yüzüme yaklaştığında nefesimi tuttum. Kokusunu içime çekersem çok daha fazlasını isteyecekti arsız kalbim, biliyordum. "Senden.." dedim ve sustum yeniden. Amacım ondan nefret ettiğimi söylemekti. Bana yaşattıkları için ondan nefret etmem gerekmez miydi...
"Komik misin?" "Eksiğim." "Masal!" "Kerem?" "Oyun mu oynuyorsun sözlerimle?" "Tutamadıklarınla mı?" "Şunu keser misin?" "Neyi?" "Cümlelerimi ayrıştırıp laf sokmayı." "Üniforman üzerinde değil." "Yani?" "Yani emir komuta bende." ÖNEMLİ: Başlamadan önce; bu hikâyeyi 2009 yılında, 14 yaşında bir kız çocuğuyken kaleme ald...
... "Soğuk, açlık, susuzluk, uykusuzluk, işkenceler.. Aklının alıp alamayacağı her şeyi göğüsleyebilirim. En karmaşık bombaları imha edebilir, en büyük savaşlardan tek bir sıyrık almadan çıkabilirim. Gözümü kırpmadan ölüme bile koşabilirim ama.." dedi ve susup derin bir nefes aldı. "Ama?" dedim hevesle gözlerine bakıp...
"Biliyor musun?" dedi gözlerimin içine bakarak. Eş zamanlı olarak bana doğru bir adım daha attı, aramızdaki mesafeyi iyice kapattı. Gözlerimi ondan kaçırıp geri çekilmek yerine korkmadan, tüm cesaretimle ben de konuştum.⠀ ⠀ "Neyi?" Yüzünde hafif bir tebessüm belirdi. İlk defa yüzüne bu kadar dikkatli bakıyordum. Bu yü...
"Bade Karahanlı." Duyduğum tok sesle eş zamanlı olarak derin bir nefes aldım, ağır hareketlerle sesin geldiği yöne döndüm. Kapıyı yavaşça kapattı, gözleri beni buldu. "İsmimi bile öğrenmişsin." Dudakları yana kıvrıldı, bana doğru geldi. "Öğrenmek zorunda kaldım diyelim." Gülümsedim, biraz daha yaklaştı, birkaç adım ge...
Yakamoz nasıl oluşur bilir misiniz? Denizde yolunu kaybetmiş, yalnız kalmış ve ışık saçan canlıların bir araya gelmesiyle, onların birbirlerine dokunmasıyla oluşur. Bu da bizim bir araya gelme, birbirimizin hayatına dokunma hikâyemizdi. Bu, beş kişinin yakamoz oluşunun hikâyesiydi. Farklı yerlerde ışık saçan beş kişiy...
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uza...
Sevmekten korkan Ferra, sevmemesi gereken bir adama aşık oldu. MEFTUN Büyülenmişçesine tutkun, vurgun olan, aşık
Safir Mila Safkan, şu an olduğu yaşından çok daha ufakken, hayatının taşlarını yerinden oynatan bir olay yaşar ve kendini ansızın, yetimhanenin soğuk duvarları arasında kimsesiz bulur. Sahip olduğu şeyler, her ne yaşarsa yaşasın iyi kalan kalbi ve tutkuyla bağlı olduğu dansıdır. Kalbi yalnızca bir tek şey için, bale...
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...
Aksiyon 1. sıra 30.09.2017 Yalnızdı. İlk doğduğu andan itibaren, emeklemeye başlarken, ilk harflerini söylerken ve büyürken. O hep yalnızdı. Kimsesiz büyümüştü ona yabancı insanların arasında. O kimsesizdi. Tüm hayatı boyunca tek istediği şey sadece bir aileydi. Şimdi ise bir aileye sahip olacağını düşünüyordu ama n...
Öfkesi de sevdası kadar büyük ve korkunç bir kadın... İsfendiyar Konak'ının en değerli hazinesi... Antep'in kızgın ovalarının, taştan evli dar sokaklarının, uçsuz bucaksız fıstık bahçelerinin güzel ama bir o kadar da gizemli, gök gözlü, katran saçlı hanımı... Efsun İsfendiyar, kendini bildi bileli başkaldırdığı yüzler...
Tam 9 yıl bekledi onu genç adam. Dönmesini, ona yeniden o ışıltılı gözlerle bakmasını... Ailesi sevdiği kızı zorla götürmüştü Almanya'ya. Bekledi... Senelerce bekledi onu, ama gelmedi. Onun yerine bir baş belası geldi ve önce askeriyeye, sonra mahallesine, sonra hayatına ve en sonunda da yüreğine girdi. Hemde en olmad...
Evet buradaki baş kahramanımız ne bir ceo ne de bir veliaht... Ne şımarık bir öğrenci, ne de çapkın bir playboy... Annesinin kuzusu, ablasının conconu, mahallenin delikanlısı ve mahalledeki kızların çekirdek çitlerken ki sohbet konusu... BULUT ERDEMLİ Kızımıza gelirsek... Evin çiçeği, babasının neşesi, annesinin evde...
İstediği tutkulu bir gece ve istemediği zoraki bir evlilik... Doruk Türkoğlu... Niyeti uzun zamandır görmediği üniversite arkadaşının kasabasında eğlenceli bir hafta geçirmekti. Yalnız hesapta olmayan arkadaşının komşularının kızının güzelliği ile aklını başından alacak olmasıydı. Ama başına böyle büyük bir bela alaca...
ASİL AŞK - AŞK SERİSİ I Tesadüflerle tanışan altı deli dolu arkadaş. Tesadüflere baş eğen üç deli aşk... Birbirlerinin yüreğini paramparça eden hırçın sözler... Asil abisinin kendisine kurduğu yeni hayattan sıkılmış ve eğlenecek bir macera peşinde, Balım annesinin apansız ölümü ile babasının da terk ettiği yaralarını...
"Bir parmakta iki alyans olmaz Araz Soyzade, karar vermelisin! Bu sefer değil, bu sefer ezilen ben olmayacağım çünkü!" demişti kadın. Araz o an sıkışmıştı işte... İlk kez yolunu bulamıyordu. Her şeyi kabul ederek gelen kadın, şimdi ondan kalbini istiyordu. Her şeye 'peki' diyen kadın, şimdi ona baş kaldırıyordu. Araz...
Bir düğün, bu düğünü her şeyi ile organize eden bir şirket ve geline aşık olan şirket sahibi... Yasaklar nereye kadar kelepçeleyebilirdi sözleri... Yasak ne kadar mani olabilirdi iki yüreğin çarpıntısına... Akay... Hayatının aşkını arayan, yalnız bir adam... Ada... Hayatının aşkını bulamayan, mantığı ile adım atan bir...
Yasak her zaman cezbedici olandır. Peki ne kadar ileri gidebilirsiniz? Ne kadarına cesaretiniz var? Aşkı mı seçerdiniz, gönülsüz tutsaklığı mı? Onlar araftaydı... Ne gidebilendi ne de kalan... Ne karar verendi Ne vazgeçen... Tutarsızdı adam... Çaresizce aşıktı kadın... Adam haykırdıkça, kadın sustu... Kadın konuştuğu...
Bu dünyadaki şanslı insanlar aşkla bir kere de olsun karşılaşırlar... Seçilmiş insanlar tutkulu aşkı son demine kadar yaşarlar... Ve eğer şanslı seçilmişse o tutkulu aşkın ateşiyle yakar, yanarlar... Tutkulu aşkın ateşinde yanan, Tüm ezberleri bozan ikili: Uğur Alahanlı ve Uygar Alahanlı geliyor... Sahne onların... AT...
Geçmişten gelen ve geleceğe açılan koca bir yara... Masum olan bir kızla masum olmayan bir başlangıç... Bu hikayedeki tek suçsuz olan AŞK'tı ve tüm günah tutkudaydı. Tutkunun sürüklediği bir mecburiyet, küçücük bir varlığın başlattığı bir evlilik... Yüreğinin topraklarından aşkı kovan bir adam... BURAK ŞİMŞEK. Bir ge...
Sıradışı bir doktor... Karahan Saygın. Annesinin ölümünün ardındaki mektupla tüm hayatı değişecekti. Kimsesiz kaldım derken, kocaman bir ailenin içinde bulacaktı kendini... Sınır tanımayan delidolu bir yürek... Sevda Şimşek. Hayatına giren bu deli adamla başı fena halde dertteydi. Çünkü kapkara gözlü bu adam, her güze...
Koca ailenin tek kızıysanız ve bir prenses gibi büyütülmüşseniz; İlk aşkınızla nerede karşılaşmak isterdiniz? Bir balo? Bir yemek? Lüks bir mağaza? Bir kutlama? İlk karşılaşma ve bom! Aşık olursunuz... Normal bir prenses olsaydınız... Peki ya sakar bir prensesseniz? Eminim ayağınız takılıp, kucağına falan düştüğünüzü...
İmkansız Aşkın Tanımlarıydık seninle... İmkansızdık, Yine de aşka ilk anda kapılmaktan kaçamadık... Düştük, Her seferinde kalktık Ama bir türlü o 'Mutlu Son' yazısını Sonumuza yazamadık... Biz mi beceremedik aşk denilen duyguyu yaşamayı, Yoksa tüm yollarımız tuzaklı mıydı? Göremedik... Kaç bilinmezli bir problemdik bi...
Aşk sırası onlarda... Onlar kim mi? BENİMLE DANS ET ekibinin veliahtları geliyor... Daha eğlenceli, Daha kıskanç, Daha ateşli, Daha tutkulu ve daha aşık... Çünkü onlar sürümlerinin bir üst modeli... "Aşk sırası bizde, Lütfen sahne boşalsın!"
Adam bir yangından kalan küldü... Kadın ateş... Adam ateşte yanma niyetinde değildi, ama kadının bakışları yakıyordu işte... Kaçamıyordu... ve teslim oldu, yandı... Anıl Bozkurt, o kadının ateşi ile cayır cayır sessiz sedasız yandı... ve hayatın ciddiyetinden kendini arındırmış, acılarını kahkahalarının ardına gizlemi...