Gecenin kendini bilmez saatlerinden birindeyim. Bir sokak lambasına bakan kırık sandalyenin üzerindeyim. Battaniyenin sıcağına sarılmış, kahvenin acı kokusuyla içimi ısıtmaya çalışıyorum. İçmiş gibi sarhoş zihnim.
Hislerinin ve yakılmış hayallerinin yok olmasına izin vermeyeceğim.