abissolutude

Sonra ne oldu biliyor musun? O kadar korktum ki koca dalgalardan. O kadar korktum ki   bileğimden akıp denize karışan kanımdan. Yüzümü döndüğüm Kızkalesi' ne bu sefer sırtımı döndüm. Yıllardır biriktirdiğim tüm çığlıkları, tüm göz yaşlarını denize akıttım. Elimdeki jileti denizin bir köşesine attım. Yıllardır ölmek için çabalayan ben bu sefer yaşamak için çırpındım. O sudan sarhoş gibi çıktım. Zafer sarhoşluğu muydu yoksa kan kaybı mı bilmiyorum. Ama ben o gün içimde bir şeyler kazandım. Kendimle olan tüm savaşlarımı bitirdim. Tüm cevapsız sorularıma tek bir cevap buldum. Hayat. 

abissolutude

Havanın kararmasını bekledim. Çünkü denize girdiğimde belki biri görür ve beni kurtarır ihtimali denizde boğulma fikrinden daha çok korkuttu. Yakınlarda güzel bir restoran vardı. Kimse görüp yardım etsin istemedim. Karanlık çöksün üzerime diye bekledim. Saat 19.04. Elimde jilet ile gün batımında Kızkalesi' ne doğru adım attım. Çocukluğumdan beri sürekli yüzme kursuna gittim. Ama hiçbiri yüzmeyi doğru düzgün öğretemedi. Ben kendimi bileği kesik şekilde denize attım vampir aleyna. 

abissolutude

Judogimi, kuşaklarımı ve tenis raketimi yanıma aldım. Yolda onları ev gibi sahiplendiğim judo salonuma bıraktım. İçinde küçük bir not ile. Yalnızca bana ait olan tek şey judo kıyafetim, kuşaklarım ve tenis raketimdi. Sadece benim. En değerlilerim. Yaklaşık yarım saat yürüdüm. İki minibüs değiştirdim. İki ilçe değiştirdim. Yıllardır Mersin' de yaşamama rağmen hiç görmediğim Kızkalesi' ne gittim. Son saatlerimi hiçbir şeyi ertlemeden yaparak geçirdim. Minibüslerde yakın arkadaşlarıma veda mesajları attım. Saat 5 gibi sahile geldim. Biraz heyecan biraz korku ile. Kalemliğimde her zaman bir jilet vardı. Elimde jilet ile havanın kararmasını bekledim. 

abissolutude

Nasıl oldu ben bile hala tam olarak çözemiyorum. Her şeyin üst üste gelmesi ve benim edebi suskunluğumun büyük katkısı vardır herhalde. O dersten sonra okuldan kaçtım. Arkadaşlarıma canımın sıkıldığını ve derse girmek istemediğimi söyledim. Okul çıkışında dershaneye gideceğim yalanını da ekledim ki beni en önemli saatlerimde yalnız bıraksınlar. 

abissolutude

4 ekim günü hiç aklımda dahi yokken psikoloji hocasının açtığı bir konu sonrasında intiharımı kesinleştirdim. O gün psikoloji derslerimiz vardı. Hoca bir anda geçmişte tanık olduğu bir taciz olayını anlattı. Küçük bir kız çocuğunun yaşadığı ve yardım dilendiği bir taciz olayını tüm sınıfın ortasında gülerek anlattı. O hoca ile çokça tartıştık. Konu benim taciz olaylarıma nasıl geldiyse geldi. Sınıfın birkaç aptal çocuğu var. Onların dalga geçmesi, psikoloji hocasının çok bilmişliği bende büyük bir nefret uyandırdı. Bir daha o sınıfa adım atmak dahi istemedim. Hiçbir erkeğin yüzünü görmek istemedim. Hiç konuşmak istemedim. 

abissolutude

4 ekimden iki hafta önce zihnimi boşaltmak için koştuğum her spor dalından uzaklaştırıldım. Yurt müdürü fazla baskı yaratıp yurttan çıkmak için kullandığım tüm dilekçeleri yırtıp attı. O iki hafta içinde saatlerce yatakta düşünüp durdum. Yıllardır sana anlatıp durduğum tüm o şeyler tekrar zihnime boşaldı. O iki hafta içinde ailemle çok büyük kavgalar ettim. Ağlaya ağlaya anneme yalvardım. Tüm okulun ortasında göz yaşlarımı tutamadım. Yıkıldım. 

abissolutude

Ertesi gün yine aynı maraton yaşandı. Ben yine geç kaldım. O ise beni bırakmayı teklif etti. Tabii o günü diğer günden ayıran bir şey vardı. Baba yerine koyduğum adam bu sefer arabasını yurdun yakınlarına park edip beni kucağına yatırmaya çalıştı. Dakikalarca süren sessizliğimi bir şekilde sonlandırıp o arabadan çıktım. Sevdiğim birinden gelen büyük bir darbe daha. Ama bunlar da yıldırmadı beni. Ne kadar kabus görsem, banyoya girmeye korksam bile ayakta kalacağım dedim hep. Yalnızca 5 ay ayakta kalabildim. Sonrasında ise yaşanan küçük bir Kızkalesi vakası sadece.

abissolutude

Zaten ne geldiyse başıma bu düşüncemden geldi. Ne geldiyse başıma hepsi benim yüzümden geldi. Benim aptallığımdan ve acizliğimden geldi. Sevgi boşluğumu yabancılarla kapatmaya çalıştım. Önce okçulukta ders veren o hoca. 10. sınıfın başlarında gitmeye başladım derslerine. Birkaç ay sonra akşam saatlerinde yani herkesin eve gittiği bir saatte o adam tarafından taciz edildim. O' nu düşünce ellerinin iğrenç sıcaklığını hala hissedebiliyorum. Onun yüzünden her banyoda kendimi çamurlu hissettim. Ne kadar yıkansamda o pislik gitmiyor gibi geldi. O zamanlarda ki düşüncelerim ve hisslerimle vücudum kirlenmiş gibiydi. Hep sustum demiştim ya. O an bile ben hep sustum. O taciz olayından sonra başka bir taciz olayı daha yaşadım. İsmini bildiğim diğer kişi. Aslına bakarsan o' nun yaptığı beni daha çok etkiledi. Çünkü o' nu aylarca tanımış hatta baba yerine koymuştum. Birilerini anne baba yerine koymayı çok seviyorum zaten. O da bana karşı çok kibar ve duyarlıydı. Benimle yaşıt kızı var diye beni de çocuğu olarak görüyordur belki demiştim kendi kendime. O düşünceydi zaten bana güven varen. Çok ilgili davranırdı. Aile hayatımı o da bilirdi. Odasına çağırıp saatlerce konuşurdu benimle. İşte öyle öyle yavaştan fiziksel temasları başladı. Detayları benim bile midemi bulandırıyor. Çok fazla bahsetmeyeceğim. 10. sınıfın sonuna birkaç ay kala da o' nun darbesi geldi. Judoya başlamıştım. Bazen fazla antrenman yapar salondan geç çıkardık. Her antrenman sonrası o' nun yanına gider sohbet ederdim. Fazla antrenmana kaldığım bir gün yine o' nun yanına gitmiştim. Fitness salonunu kapatıyordu. Beni arabasıyla yurda bırakmayı teklif etti. İlk başlarda tereddüt ettim. Baba yerine koyuyordum ama o olaydan sonra doğru düzgün kimseye güvenemiyordum. Önce reddettim. O ise ısrar ettikçe olay farklı bir boyuta evrilmeye başladı. Bende çok dayanamadım ve kabul ettim. Korkma vampir aleyna, olay o gün yaşanmadı.