"Dilimin ucunda söylenmeyi bekleyen birçok kelime var. Konuşmaya başlasam nereden başlayacağımı bile bilmiyorum, sanki düşüncelerimin arasında kaybolmuşum gibi, kendime yine epey uzağım yolunda giden şeylerin bir anda mahvolmasına alıştım, bir şeyler güzelleştirmeye de çalışmıyorum artık çünkü benim güzelleştirmek için çabaladığım her şey sonunda yine bir hiç oldu, bazı şeyler ağır geliyor artık, ufak bir sorun bile epey yoruyor ve her şey bir bir anlamını yitiriyorken bir köşede oturup olanlara seyirci kalmaktan öteye geçemiyorum. İçimde biriktirdiğim o kadar şey var ki anlatmaya başlasam nereden başlayacağımı bile bilmiyorum, sürekli aynı cümlelerin arasında kayboluyor, bazen cümlemin yarısında yutkunup kendimi anlatmaktan vazgeçiyorum. Yanlış anlaşılmalardan korkuyorum ama gariptir ki yanlış anlaşılan hep ben oluyorum. Saatlerce sessiz bir odada kalıp düşüncelerimin arasında kaybolmaktan artık nefret ediyorum gün boyunca herkese güzelliklerden bahsedip günün sonunda kendime baş başa kalınca gerçeklerle yüzleşmekten artık kaçıyorum, çünkü gerçekleri kabulleneli çok oldu fakat hâlâ ağır geliyor. istediğim tek şeyin tüm bu yaşananlardan kaçıp kurtulmak olduğunu sanıyorum fakat kaçarak bir yere varamayacağımı da iyi biliyorum, bir bilinmezlik içinde savrulup gidiyorum her şeyin elbet bir gün on bulacağını iyi bildiğimden hâlâ güçlüymüş gibi gözükebiliyorum, ama sanki tüm bunlar yaşanıyorken ben günden güne yok oluyorum."