"ben seni severken kalbim yerinde çığlık atıyordu. içimden sana bağıra bağıra bekledim ben,” dedi. paramparça oldum. "gel diye bağırdım, beni sev diye bağırdım, sesimi duy diye bağırdım. gözünün içine baktım. görmedin, o zaman anlamadın. benim bacaklarımda sana doğru adım atacak güç yoktu. elimi açıp tutacak, beni sev diyecek cesaret yoktu ama ruhumla seslendim sana ben. sen hiç anlamazken, gözlerime bakmaya çekinirken, ben öldüm bittim. tükendim!sabahlarımın sayısı belli değildi, geceler sabaha dönmedi. öyle bir çıkmazdaydım ki yavaş yavaş öldüm. derdimi kapıdaki köpeğe anlattım dinledi, yanan günlüğümün parçalarının başında beklerken buldum onu. ama sen görmedin. o bile anladı beni, seni anlattığım sayfaların değerli olduğunu ama sen duymadın.”