Sokakta yürürken yanımdan geçen çocuk,ruhun kaç gram gelir siyahımın terazisinde? 300 mü? 500 mü? Ne kadar siyaha bulandın ömrün boyunca? Hatanı düzeltmeye çalıştın mı? Hayır,hayır bilmiyorum...Sevemiyorum seni,tanımıyorum.Bilemiyorum çamurmuş gibi yuvarlandın mı siyahların içinde...Bu yüzden sevmiyorum.Ne seni ne de yaya geçidinden karşıdan karşıya geçen bir öğrenciyi,bir insanı.Çünkü ne zaman birisine bir şey anlatmaya çıksam boğuyorum onu.Sana anlatmayacağım çocuk,bir insana anlatmayacağım içimdekileri.Siyahlar çok karanlıklar,acıtıyorlar.Kötülük değil karanlık...Tam da bu yüzden...İnsanlara anlatmayacağım.Gölgeme anlatacaktım ne varsa içimde.Benim siyahım seni kirletecekken,gölgeme renk katacaktı...İnsanları sevmiyorum çocuk,onları sevemiyorum.Beni dinlemediler içimdekiler ağır geldi.Ve gölgem daha fazla karanlığı kaldıramayacak...Çünkü vakit dolup gölgem gecenin karanlığına karışınca siyahım ağır geliyor.Geceleri yük biniyor omzuma hep bundan.Sevemiyorum insanları,umursamıyorlar,boğuyorum.Ama çocuk,bir karar verdim ben,ben de onları umursamayacağım artık.Gölgem kaldıramazsa bu yükü...Siyahımı siyaha teslim edeceğim bende...
-Esma Erek
- JoinedSeptember 24, 2016
Sign up to join the largest storytelling community
or