Duha, 21. yüzyılda geçirdiği bir trafik kazası sonucu bilincini kaybetti. Bedeni derin bir uykuya dalarken, ruhu uyanmayı seçti.
Ne doktorlar ne de makineler onu hayata döndürebildi. Çünkü Duha'nın ruhu, yüzyıllar öncesinde; geçmişin en kanlı savaşlarından birinde açtı gözlerini.
Krallar devriliyor, imparatorluklar çöküyor, dudaklar susuyor, hançerler konuşuyordu.
Duha, bu karmaşanın ortasında kendi zamanında uyanmanın yollarını ararken, tarihin tozlu yolları onu hayatının aşkına savuruyor.
Bu, bir hastanın iyileşme hikâyesi değil.
Bu, bir ruhun tarihe meydan okuyuşu.
***
Merhaba tarihi bir kurgu yazıyorum, ilgini çeker mii?