Eyşan Bölüm - 4 - 'ten bir kesit... ♡
* Kapı alacaklı gibi çalınmaya devam ederken, ben yatakta, Elvan ve Eymen'in ortasında yatmaya devam ediyordum. Kapıyı çalan kişi büyük ihtimal babamdı, ama umurumda da değildi. Kapının önüne dayadığımız dolabı aşıp da içeri girmesi imkansızdı.
Yani en azından, ben öyle umuyordum..
Eymen huzursuz bir şekilde kıpırdandığında uyandığını anlamıştım. Mavi gözleri açıldığında gördüğü ilk şey ben, duyduğu ilk şey hâlâ deli gibi çalınan kapı olmuştu.
Birden irkilip yatakta doğruldu. Yüzündeki şaşkınlığı görebiliyordum ama sormadım. Ama o bakışlarımdan anlamış olacak ki cevap verdi.
"Abla babam evde yok. Gece evden çıkıp gittiğini görüp aşağı kapıyı kilitlemiştim. Korumaları da tembihledim. Bizden habersiz içeri girmesi olanaksız.."
Şimşek misali açılan gözlerimle hemen yataktan kalktım. Korku aniden iliklerime kadar işlemişti. Elvan da uyanmış, aynı korkuyla bize bakıyordu. Onun kahverengi gözlerine gölge düşüren korkuyu görmek içimi dağlamıştı. Yatağın üstündeki saat tik tak ederken, üç kardeş sadece bakıştık.
Ama kapı hâlâ ısrarla vuruluyordu.
Can alıcı soruyu sordum.
"Kapıyı çalan kim o zaman..?"
Bu soruyu, kapıyı çalan kişi cevapladı.
"Eyşan!"
Kalbimde, üç gündür sönen ateş birden alev aldı.
Bu ses...
İki adım ötemde olan kapıya adeta uçarak gittim. Dolabı parçalarcasına ittirince gürültüyle yere düşüp kırıldı ama umursamadım. Anahtarı yerde ararken, kapının üstünde bulunca hemen çevirdim. Kilidin açılma sesi kulağıma gelip içimdeki çağlayan şelaleleri coşturdu.
Nihayet kapı açıldı.
Açıldığı an, içime gömdüğüm ruhumun enkazları mezarlarından çıkıp, tekrar yerlerine yerleştiler.
Ve ben, aniden, yirmi üç yılda yirmi üç milyon kez ölmemişim gibi hayata döndüm.
Tanıdık mavi gözler..
Tanıdık sarı saçlar..
Tanıdık sandal ağacı kokusu..
Tanıdık kalın dudaklar..
Karşımdaki Rüzgar'dı...
O, bana gelmişti... *
Yeni bölüm 14 Kasım Pazar günü sizlerle! ❤