ASIL HESABIM: @OsmanErbasan
KİTABIM: http://www.wattpad.com/story/30716278-herkesin-yaln%C4%B1zl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-kendine-osman-erbasan
Osman Erbasan. Pulitzer Ödülsüz Yazar. Edebiyat’ın piçi, öksüzü, üveyi… Yeraltının da altından, yeryediden yeryüzüne yazılar gönderen avare yazar. Şiirimsizlerin Şiirkeşi. Çay Kaşığı romanının müellifi. Voltran'ı hatırlayan bir kuşaktan. Vücudunun çeşitli yerlerini en az 8 defa kırdı. İlk defa bir yerini kırdığında Hugo'yu seyrediyordu. Herkes çok uysal biri olduğunu söyler lakin ortalama bir insandan çok daha fazla kavga etmiştir. Ama hiçbirini kendinin başlatmadığını iddia ediyor. Kavgada küfür etmez. Esasında sadece kavgada etmez… Hızlı bisiklet kullanmayı sever ama son kullandığında kolunu 'U' şekline sokmuştur. Futbolu sever ama son oyununda kemiği kolundan dışarı çıkmıştır. Koşmayı özellikle depar atmayı sever ama bir keresinde düşünce diz kapağını inceleme fırsatına erişmiştir. Bütün geçirdiği kazalar sayesinde çok süper bir yara koleksiyonu yapmıştır. İlginçtir, bütün bunlara ve daha nicelerine rağmen hala sakat kalmamıştır. Evcil hayvan olarak kartal ve şahin beslemiştir. Doğayı, her türlü vahşi hayvanı, balık tutmayı, kitap okumayı ve yazmayı sever. Şu an Ankara'da ikamet etmekte ama şehir onu sıkmakta. Bağlarından kurtulduğu gün kendisinden bir daha haber alınabilir mi bilinmiyor. Eğer hayallerinin peşinden koşarsa bir kaç sene içerisinde ölme ihtimali en az %83,7 artacaktır. Peki, koşacak mı? Kesinlikle...

Bu satırlardan da anlayacağınız üzere; en masum hobim balık tutmak, o da balıklar açısından katliam demek. Bu yüzden, bana diyorlar ki, ‘’Sen keçileri kaçırmışsın!’’ Bende onlara diyorum ki ‘’Hayır, kaçırmadım! Bıraktım!’’ Bazıları delilerin aklı olmadığını sanır. Hâlbuki delilik sadece aklı başında olmama durumudur. Yani aklın özgürlüğü... Aklımı özgür bırakmak varken neden kafatasımın dar kalıpları içine hapsedeyim ki?