cok uzun süre olmuş, muhtemelen hayatının hiçbir yerinde beni hatırlamıyorsun bile, ama ben seni hiç unutmadım. Hep seni ablam yerine koymuştum bu yüzden yerin hep farklıydı benim için. Tabii sonra aramıza benim asla anlamadığım soğukluk girmişti, nedendir bilinmez. Ama o zamanlar sana çok kızmıştım, merak etme artık kızgınlığın zerre yeri yok içimde. Sadece, bilirsin ya kötüydüm o zamanlar ve şu aptal telefonu elime aldığımda yalnız olmadığımı hissetiren sen vardın. Aylarca ben bir evin içinde gerçek anlamda kimse olmadan öylesine yaşayıp giderken sen vardın. Kimse yoktu ama sen vardın ve gittin. Gittin ve yıllar geçmiş üzerinden hâlâ içim de buruk bir şekilde kalmışsın. Bu yazıyı hiçbir zaman görmeyeceğini biliyorum. Bu yüzden böyle rahat vurdum duymaz konuşuyorum. Birazda kırgınlığıma ver :) merak ediyorum da hâlâ en sevdiğin şarkı kupa kızı ve sinek valesi mi? Ya da seni anlattığını düşündüğün şarkı sıcak şarap mı? Ya da hâlâ gözünde küçük civcivin miyim? Muhtemelen hayır, biliyorum abla hatırlamıyorsun. Sen hep birilerinin hayatına dokunur, iyi davranır kendini sevdirirdin sonra da giderdin işte. Sana kızmıyorum yanlış anlama. Sadece kırgınım.
Ama bunların hiçbir önemi yok, çünkü geçip gitti zaman ve artık herkes değişti, acı ama gerçek, bir zamanlar hayatım hakkında her şeyi anlattığım insan bugün hayatımın kıyısından köşesinden bile geçemez. Can alıcı ve can sıkıcı bir olay. Daha fazla bir şey yazmak istemiyorum gece gece yine ağlamak istemiyorum, sadece son bir kaç bir şey söyleyeceğim. Umarım eskisi gibi derin bir keder içerisinde değilsindir. Umarım seni sarıp sarmalayan birini bulmuşsundur. Umarım orada bir yerlerde hâlâ gülmek için sebeplerin vardır.